BM'nin programında öğrencilerden ‘yapay zeka kullanımı’ tartışması

Eğitim (DHA) - Demirören Haber Ajansı | 19.04.2025 - 11:54, Güncelleme: 19.04.2025 - 11:54
 

BM'nin programında öğrencilerden ‘yapay zeka kullanımı’ tartışması

UĞUR Okulları tarafından düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) simülasyon programı Model Birleşmiş Milletler (Model United Nations/MUN), bu yıl 5’inci kez kapılarını açtı. ‘Yapay Zeka Destekli Bir Ekosistemde Sorumlu Davranmak’ temasıyla gerçekleştirilen etkinlik, 20 Nisan tarihine kadar sürecek. BM’nin farklı komitelerini simülasyon yoluyla canlandıran öğrenciler, yapay zekanın etik, sorumluluk ve sürdürülebilirlik gibi alanlarda nasıl ele alınması gerektiğini tartışacak.
Dünyada ilk kez 1953 yılında Harvard Üniversitesi tarafından uygulanan BM simülasyonu MUN, Uğur Okulları’nın desteğiyle bu yıl 5’inci kez düzenlendi. BM’nin farklı komitelerinin, simülasyon olarak öğrenciler tarafından canlandırıldığı Uğur Okulları Model Birleşmiş Milletler Konferansı (U-MUN), 20 Nisan tarihine kadar Pendik’te devam edecek. Tamamen İngilizce olarak gerçekleştirilen programda yüzlerce öğrenci, ‘Yapay Zeka Destekli Bir Ekosistemde Sorumlu Davranmak’ temasını ele alarak bilinçli teknoloji kullanımına dair önerilerini dile getirecek. KURT: BİLİMSEL ALTYAPIYA DAİR BİLGİ EDİNMELERİNİ SAĞLAYACAĞIZ Bu konferansta öğrencilerin yapay zekanın hayatlarında nasıl yer alacağına dair tartışma fırsatı bulduğunu söyleyen Uğur Okulları Genel Müdür Yardımcısı Adil Kurt, “Gelecekte mesleklerini icra ederken, yapay zekayı etik ve verimli bir şekilde nasıl kullanacaklarının altyapısını şimdiden öğreniyorlar. Verinin ne olduğu, algoritmanın ne anlama geldiği gibi kavramları bilinçli bir şekilde ele alıyor ve bu konular üzerinde derinlemesine düşünüyorlar. Bu programın iki temel amacı var. İlki, İngilizce dilinde yapılan tüm tartışmalar sayesinde öğrencilerin yabancı dil becerilerini bir üst seviyeye taşımak. İkinci amacı ise, öğrencilerin gelecekteki yaşamlarında ihtiyaç duyacakları teknolojik ve bilimsel altyapıya dair bilgileri şimdiden edinmelerini sağlamak. Bu, eğitimin en değerli yönlerinden biridir. Bu tür uygulamalar, öğrencilerin ileride meslek hayatlarında karşılaşacakları durumlara yönelik ilk ciddi adımlarını oluşturur. Bu deneyim onların hafızalarında kalıcı bir yer edinecektir. Bu nedenle, tüm öğrencilerin bu tür programlara katılmasını kesinlikle tavsiye ediyorum” dedi. ÇAKIR: ETKİNLİK, YAPAY ZEKA ALANINDA BİR İLKİ GERÇEKLEŞTİRDİ Uğur Okulları’nın, beş yıldır düzenlediği Model Birleşmiş Milletler Konferansı kapsamında bu yıl ilk kez yapay zeka temalı bir etkinliğe imza attığını belirten Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Duygu Çakır ise “Bu yılki konferansta, yapay zekanın yalnızca etkili ya da verimli kullanımı değil, aynı zamanda sorumlu kullanımı üzerine odaklanıldı. Bu yönüyle etkinlik, alanında bir ilki gerçekleştirdi. Yapay zeka sistemleri tıpkı insanlar gibi ‘besleniyor’. Soğutulmak için suya, çalışmak için enerjiye ihtiyaç duyuyor. Ancak dünyadaki enerji kaynakları sınırlı ve yapay zekayı destekleyecek enerji hızla tükeniyor. İşte bu noktada, enerji tüketimini gözeterek teknolojiyi nasıl daha sorumlu kullanabileceğimiz, konferansta öğrenciler tarafından ele alındı. Etik kullanım, ön yargıların ve sistematik yanlılıkların önlenmesi, şirketler ve hükümetler için iç denetim ve kuralların geliştirilmesi gibi kritik başlıklar tartışmaya açıldı. Katılımcılar, yapay zekanın insanlar üzerindeki etkilerini değerlendirirken, bu teknolojinin yasal ve ahlaki sınırlarının nasıl çizilmesi gerektiği üzerine fikir alışverişinde bulundu” diye konuştu. ‘HER ŞEYDEN ÖNCE SORUMLU KULLANIM GEREKİYOR’ Yapay zeka kullanımında dikkat edilmesi gerekenlerden bahseden Çakır, “Türkiye, birçok ülkeden önce yapay zeka stratejisi gerçekleştirdi. İlk olarak beş yıllık Ulusal Yapay Zeka Stratejisini yayınlandı. Şu anda ikinci beş yıllık plan üzerinde çalışılıyor. Siber güvenlik üzerine mutlaka kanun olması gerekiyor. Kişisel verilerin korunması ve yapay zekanın bireylerin mahremiyetine zarar vermeyecek şekilde yapılandırılması gerekiyor. Her şeyden önce sorumlu kullanım gerekiyor. Yapay zekaya soru sorarken sorunlu bir şekilde sormamalıyız. Kişisel verilerimizi paylaşmamalıyız. Öğrencilerin bu konferansta kazandıkları farkındalık ise oldukça değerli. Çünkü bugünün öğrencileri, yarının kural ve kanun koyucuları olacak” ifadelerini kullandı. KOCAHIDIR: TEKNOLOJİ ALANINDA ATILABİLECEK ADIMLARI GÖRDÜK UMUN’25 Genel Sekreteri / Uğur Okulları Denizli Kampüsü Öğrencisi İbrahim Kocahıdır da “Genel Sekreter olarak, konferansın hem açılış hem de kapanış konuşmalarında görev aldım. Açılış ve kapanışta, Genel Müdürümüz Sayın Mustafa Çakır ile birlikte geleneksel olarak tokmağı vurarak programı başlattık ve sonlandırdık. Aynı zamanda komitelerin yürütülmesinde aktif rol üstlendik, oturumları birlikte yönettik. Bu proje, Türkiye’nin dört bir yanından gelen Uğur Okulları öğrencilerinin teknoloji alanındaki yetkinliklerini yakından görme fırsatı sundu. Aynı zamanda, Türkiye’nin gelecekte yapay zeka ve diğer ileri teknolojiler alanında atabileceği adımların ve geliştireceği projelerin güçlü bir zemine sahip olduğunu da gösterdi. Benim açımdan bu konferans, bireysel olarak da teknoloji alanında ülkemizin gerçekleştirebileceği projelere dair önemli bir umut ve güçlü bir dayanak oldu” dedi.
UĞUR Okulları tarafından düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) simülasyon programı Model Birleşmiş Milletler (Model United Nations/MUN), bu yıl 5’inci kez kapılarını açtı. ‘Yapay Zeka Destekli Bir Ekosistemde Sorumlu Davranmak’ temasıyla gerçekleştirilen etkinlik, 20 Nisan tarihine kadar sürecek. BM’nin farklı komitelerini simülasyon yoluyla canlandıran öğrenciler, yapay zekanın etik, sorumluluk ve sürdürülebilirlik gibi alanlarda nasıl ele alınması gerektiğini tartışacak.

Dünyada ilk kez 1953 yılında Harvard Üniversitesi tarafından uygulanan BM simülasyonu MUN, Uğur Okulları’nın desteğiyle bu yıl 5’inci kez düzenlendi. BM’nin farklı komitelerinin, simülasyon olarak öğrenciler tarafından canlandırıldığı Uğur Okulları Model Birleşmiş Milletler Konferansı (U-MUN), 20 Nisan tarihine kadar Pendik’te devam edecek. Tamamen İngilizce olarak gerçekleştirilen programda yüzlerce öğrenci, ‘Yapay Zeka Destekli Bir Ekosistemde Sorumlu Davranmak’ temasını ele alarak bilinçli teknoloji kullanımına dair önerilerini dile getirecek.

KURT: BİLİMSEL ALTYAPIYA DAİR BİLGİ EDİNMELERİNİ SAĞLAYACAĞIZ

Bu konferansta öğrencilerin yapay zekanın hayatlarında nasıl yer alacağına dair tartışma fırsatı bulduğunu söyleyen Uğur Okulları Genel Müdür Yardımcısı Adil Kurt, “Gelecekte mesleklerini icra ederken, yapay zekayı etik ve verimli bir şekilde nasıl kullanacaklarının altyapısını şimdiden öğreniyorlar. Verinin ne olduğu, algoritmanın ne anlama geldiği gibi kavramları bilinçli bir şekilde ele alıyor ve bu konular üzerinde derinlemesine düşünüyorlar. Bu programın iki temel amacı var. İlki, İngilizce dilinde yapılan tüm tartışmalar sayesinde öğrencilerin yabancı dil becerilerini bir üst seviyeye taşımak. İkinci amacı ise, öğrencilerin gelecekteki yaşamlarında ihtiyaç duyacakları teknolojik ve bilimsel altyapıya dair bilgileri şimdiden edinmelerini sağlamak. Bu, eğitimin en değerli yönlerinden biridir. Bu tür uygulamalar, öğrencilerin ileride meslek hayatlarında karşılaşacakları durumlara yönelik ilk ciddi adımlarını oluşturur. Bu deneyim onların hafızalarında kalıcı bir yer edinecektir. Bu nedenle, tüm öğrencilerin bu tür programlara katılmasını kesinlikle tavsiye ediyorum” dedi.

ÇAKIR: ETKİNLİK, YAPAY ZEKA ALANINDA BİR İLKİ GERÇEKLEŞTİRDİ

Uğur Okulları’nın, beş yıldır düzenlediği Model Birleşmiş Milletler Konferansı kapsamında bu yıl ilk kez yapay zeka temalı bir etkinliğe imza attığını belirten Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Duygu Çakır ise “Bu yılki konferansta, yapay zekanın yalnızca etkili ya da verimli kullanımı değil, aynı zamanda sorumlu kullanımı üzerine odaklanıldı. Bu yönüyle etkinlik, alanında bir ilki gerçekleştirdi. Yapay zeka sistemleri tıpkı insanlar gibi ‘besleniyor’. Soğutulmak için suya, çalışmak için enerjiye ihtiyaç duyuyor. Ancak dünyadaki enerji kaynakları sınırlı ve yapay zekayı destekleyecek enerji hızla tükeniyor. İşte bu noktada, enerji tüketimini gözeterek teknolojiyi nasıl daha sorumlu kullanabileceğimiz, konferansta öğrenciler tarafından ele alındı. Etik kullanım, ön yargıların ve sistematik yanlılıkların önlenmesi, şirketler ve hükümetler için iç denetim ve kuralların geliştirilmesi gibi kritik başlıklar tartışmaya açıldı. Katılımcılar, yapay zekanın insanlar üzerindeki etkilerini değerlendirirken, bu teknolojinin yasal ve ahlaki sınırlarının nasıl çizilmesi gerektiği üzerine fikir alışverişinde bulundu” diye konuştu.

‘HER ŞEYDEN ÖNCE SORUMLU KULLANIM GEREKİYOR’

Yapay zeka kullanımında dikkat edilmesi gerekenlerden bahseden Çakır, “Türkiye, birçok ülkeden önce yapay zeka stratejisi gerçekleştirdi. İlk olarak beş yıllık Ulusal Yapay Zeka Stratejisini yayınlandı. Şu anda ikinci beş yıllık plan üzerinde çalışılıyor. Siber güvenlik üzerine mutlaka kanun olması gerekiyor. Kişisel verilerin korunması ve yapay zekanın bireylerin mahremiyetine zarar vermeyecek şekilde yapılandırılması gerekiyor. Her şeyden önce sorumlu kullanım gerekiyor. Yapay zekaya soru sorarken sorunlu bir şekilde sormamalıyız. Kişisel verilerimizi paylaşmamalıyız. Öğrencilerin bu konferansta kazandıkları farkındalık ise oldukça değerli. Çünkü bugünün öğrencileri, yarının kural ve kanun koyucuları olacak” ifadelerini kullandı.

KOCAHIDIR: TEKNOLOJİ ALANINDA ATILABİLECEK ADIMLARI GÖRDÜK

UMUN’25 Genel Sekreteri / Uğur Okulları Denizli Kampüsü Öğrencisi İbrahim Kocahıdır da “Genel Sekreter olarak, konferansın hem açılış hem de kapanış konuşmalarında görev aldım. Açılış ve kapanışta, Genel Müdürümüz Sayın Mustafa Çakır ile birlikte geleneksel olarak tokmağı vurarak programı başlattık ve sonlandırdık. Aynı zamanda komitelerin yürütülmesinde aktif rol üstlendik, oturumları birlikte yönettik. Bu proje, Türkiye’nin dört bir yanından gelen Uğur Okulları öğrencilerinin teknoloji alanındaki yetkinliklerini yakından görme fırsatı sundu. Aynı zamanda, Türkiye’nin gelecekte yapay zeka ve diğer ileri teknolojiler alanında atabileceği adımların ve geliştireceği projelerin güçlü bir zemine sahip olduğunu da gösterdi. Benim açımdan bu konferans, bireysel olarak da teknoloji alanında ülkemizin gerçekleştirebileceği projelere dair önemli bir umut ve güçlü bir dayanak oldu” dedi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sakinca.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.