Meral Akşener'den Cumhur ittifakına sert sözler "Devlet Bahçeli var huzur yok, Erdoğan var istikrar yok"

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında konuştu. Akşener hükümeti sert sözlerle hedef aldı.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında konuştu. Akşener'in konuşmasının satır başları; Erdoğan Doğu Türkistan’daki zulme seyirci kaldı. Bir de üstüne alkış mı tuttu. Türk devletinin cumhurbaşkanı zulme sessiz kalamaz. Bir yerde gök bayrak düşse bir yerde bir al bayrak kalkar. Sayın Erdoğan hiç duydun mu. Biz var oldukça zulmün altında inleyen Azapayları unutturmayacağız. AKP, MHP VE HDP BİRLİKTE HAREKET ETTİ Geçtiğimiz hafta Meclis grubumuz bazı önergeler verdi. 74 yiğidimizin katili bir teröristin araştırılmasını istedik. AKP, MHP ve HDP’nin oylarıyla reddedildi. Sonra Washington Post bir teröristin yazısını yayınladı hemen AKP’den tepki geldi. TRT ile Washington Post’u aynı rezalete alet edenlere yazıklar olsun. MHP'YE SESLENİYORUM TERÖRLE ARANIZA MESAFE KOYUN Teröristbaşı ile mektup arkadaşı olanların HDP ile birlikte bize saldırmaları çok doğal. Mektup arkadaşlığı ile başlayan sürece bakar mısınız? MHP’li yöneticilere sesleniyorum, terörle aranıza mesafe koyun. HDP BİZİ DESTEKLİYORSA HDP'YE KİM OY VERDİ? HDP Grup Başkanvekili diyor ki, İYİ Parti, HDP'nin oylarıyla seçildi. Aklıma Nasrettin Hoca fıkrası geldi. Nasrettin Hoca'nın canı ciğer çekmiş. Sabah evden ayrılırken canım ciğer yahnisi çekti. Sana öğlene doğru iki okka ciğer yollayacağım akşama yiyelim demiş. Göndertmiş, ateşe koymuşlar. Bir komşusuna iki çift laf etmeye gitmiş ve tencereyi ateşte unutmuş. Muhabbet bittikten sonra eve gelmiş ama artık çok geç. Ev kadınları bilir. Hocanın eşini almış bir telaş. Adam aç gelecek, yahni yandı. Hoca gelmiş karnı aç. Yahniyi koy yiyelim demiş. Ciğeri kedi yedi demiş. Hanım hanım, bu kedi elimde ve muhtemelen iki okka çekiyor. Kedi buradaysa ciğer nerede? Ciğer buradaysa kedi nerede? HDP Grup Başkanvekilinin hesabı böyle. HDP bizi desteklediyse HDP'ye kim oy verdi? 17 yıllık tiyatronun perdesi İstanbul’da kapandı. Bizi bize düşman etmek isteyenler gidecek. Milletimiz mutlu, ülkemiz huzurlu Türkiye iyi olacak. Hep birlikte güzel günler göreceğiz. Bir ucube sistem getirdiler başkan var sistem yok. Cumhur var Cumhuriyet yok. Üniversite var eğitim yok, damat var ekonomi yok. Bahçeli var huzur yok. Erdoğan var hizmet yok. Hani o 200 TL’lik banknot varya basıldığı zaman onla 133 dolar alınıyordu şimdi onunla 33 dolar alınabiliyor. Hadi oradan be. Milletin canını çıkardınız.” ASIL GÖREVDEN ALMASI GEREKEN DAMADINI GÖREVDEN ALMIYOR Kanun Hakkında Kararnameyle Merkez Bankası Başkanını görevden aldılar. Çünkü damat bey bütçe açığı hedefinin yüzde 80’ini doldurdu. Şimdiyse gözlerini ihtiyaç akçesine diktiler buna karşı çıkan bir bürokratı görevden aldılar. Görevden almanız gereken kişinin damadınız olduğunu herkes anlıyor siz de görün. Cumhurbaşkanlığı sisteminde inat ettiğiniz sürece bu iş iyiye gitmeyecek. ANLADIK VİCDANINIZ YOK, UTANMANIZ DA MI YOK? Memur ve emekliye düşük zam yapmak için suyu kaynağından kestiler. Enflasyonu düşük gösterdiler. Kağıt üzerinde düşürdükleri enflasyon pazarda çarşıda düşmüyor. Emekliye 60-70 TL zam yapıyorlar, amladık vicdanınız yok utanmanız da mı yok? Çaya, şekere, elektriğe, mazota zam yapınca tarifeye yüzde 15’ten emekliye gelince yüzde 5’ten zam açıyorsun. Nedir bu lüks ve israf takıntınız kardeşim, ne zaman doyacaksanız, milletin halini ne zaman göreceksiniz? Bütün değerlerimizi hızla tükettiler, kadınlarımızın durumu da böyle. Pakize annenin başına gelenlere bakın. Pakize ana Türkiye’dir. Türk kadınını itip kakamazsınız. Türkiye Cumhuriyeti daha kuruluş günlerinde bile kadın hakları konusunda çok ilerideydi. Mevzuata bakarsan her şey tamam ama bunlar hayata geçiyor mu? Kadın ‘yetti be’ dediğinde cinayete kurban gidiyor. Kadın yalnızsa ayaklarının üzerinde durmaya çalışıyor ama tacize uğruyor. Fazladan süt izni almak hakkın ama vermiyorum işine gelirse diyorlar. Sen çalışmazsan Suriyeli kızlar çalışır diyorlar. Orta kademede çok başarılı olan kadınlarımız yönetim kurullarında genel müdür olarak tercih edilmiyor. ÖVÜNÜN, ÖVÜNÜN! Şimdi kendi hayatımdan beş yıldır yaşadığım bazı konuları sizinle paylaşmak istiyorum. Sizler aracılığıyla milletimizle paylaşmak istiyorum. 7 Haziran 2015 seçimleri. Damadın kardeşinin yönettiği, sayın Erdoğan'ın sahibi olduğu söylendiği bir televizyonda kadının bir kadına yakışmayacak hareketlerinin bulunduğu bir kasetin duyumu var dendi. Elbette kadınlar beni anlayacaktır. Lütfü Bey arayıp bildirdi bana. Önce, bütün vücudum uyuştu. Sonra acaba bir hata mı var diye baktım. 45 dakika kendimi bilemedim. Dişlerim takır takır vurdu. Saklanmak istedim. Kalktım, ben Hz Ali'yi çok severim. Medet ya Ali, Allah'ım kuvvet ver dedim. Kalktım ve mücadeleye başladım. Dört gün sonra sayın Erdoğan aradı ve AK Parti'den insanlar aradı. Beşinci gün Bahçeli bir kadın belediye başkan yardımcısını gönderdi. Kasetlerle ilgili arkadaşlarımıza yönelik zamanında yapılan o kumpasla ilgili bütün veballeri ödedik, kendini üzmesin. Kaseti olsa ne gam. Onunla yolları ayırmayacağız dediler.Eşimin yanında bu cümleyle karşılaştım. Sonra işin ucunu bırakmama kararım sebebiyle mücadeleye devam ettim. Bugün aramızda bulunan, kendisini sayın Bahçeli'nin özel kaleminin arayıp bu kadar bağırıp çağırmasın kampanyamızı örtüyor diyerek uyarıldım. Ama çok genç kadınlardan müthiş hikayeler dinledim. Mobbing'e, tacize uğrayan kadınlar için mücadele ettim. Mahkemeyi sonuna kadar takip ettim. Bir kadın hakim, sayın Erdoğan'dan korktuğundan, Saray'dan korktuğundan konuyu dinlemeden bu üç iftiracıya beraat verdi. Devri ittifakınızda kadınlarınız, gelinleriniz, kızlarınız ve ailenizdeki her kadın için "Birinden duydum, bir kadına yakışmayacak hareketlerinin bulunduğu bir kaseti varmış" demek serbest kaldı. Övünün, övünün! BAHÇELİ TERBİYEMİN MÜSAADE ETMEYECEĞİ BİR SÖZ SÖYLEDİ İmza toplayarak kongre talebiyle yola çıktık. Erkeklere de iftiralar atıldı ama bana kadın olduğum için çok çirkin iftiralar atıldı. Bir arkadaşımızı sayın Bahçeli çağırdı. Evimin önünde çekilmiş fotoğrafı gösterdi beni izlettiğini söyledi, 01 plakalı kırmızı otomobille beni her türlü izlettiğini söyledi. Arkasından terbiyemin müsade etmeyeceği bir söz söyledi. Bir MHP Genel Başkan Yardımcısı'nın sekreteri, bir başkasının yeğeni, torunumun gayri-meşru olduğunu yazdı ve ben bu işi de hukuki olarak çok sıkı takip ettim. Sayın Erdoğan, devri iktidarınızda polisiniz İP numarası bulacak imkanı olmadığını söylediler. Canı isteyen 9 aylık bebeğe gayri meşru diyebilir ve serbest kalabilir. Övünün! ODTÜ TEPKİSİ: ALLAH SİZİ ISLAH ETSİN Aziz milletin cennet gibi bir ülkemiz var ama şuursuz bir yönetim anlayışı doğal kaynaklarımızı tüketmeye devam ediyor. Ben ilkokuldaydım en büyük tehlike erozyondu, babaanne oldum hâlâ en büyük tehlike erozyon. Buna rağmen hâlâ ormanları söküp bina dikiyorlar. Allah ıslah etsin.