deneme bonusu veren siteler bahis siteleri

deneme bonusu veren siteler

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler youtube mp3 bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler meritking kingroyal deneme bonusu veren siteler

Prof Dr Tarık Tuncay Pandemi sonrası sosyal dünyanın cevap aradığı soruları Sakınca'ya anlattı

Dünya 20.05.2020 - 04:51, Güncelleme: 20.05.2020 - 04:51
 

Prof Dr Tarık Tuncay Pandemi sonrası sosyal dünyanın cevap aradığı soruları Sakınca'ya anlattı

Tüm dünyayı etkisi altına alan yeni tip kovid-19, toplumsal ilişkilerimizi yeniden şekillendirdi. Peki bundan sonraki süreçte insanlığı nasıl bir sosyalleşme bekliyor? Hayatın bundan sonraki evresinde iş, okul, eğlence, arkadaş ortamı, sosyalleşme gibi yaşamın vazgeçilmez değerleri nasış şekillenecek? Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmet Bölümü Öğretim Üyesi Prof Dr Tarık Tuncay Pandemi sonrası sosyal dünyanın cevap aradığı soruları tek tek anlattı...
Bilimin ve sosyolojinin keyifli yüzünü hayattan örnekler sunarak toplumun her kesimine ulaştıran program "SOSYAL ATOM" kimsenin konuşmadığı ama yakın zamanda çok konuşulacak "Salgın Sonrası Sosyal Dünya" konusunu ele aldı. Sakınca TV ekranlarında yayınlanan Odise Vuçinas'ın sunduğu Sosyal ATOM, Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmet Bölümü Öğretim Üyesi Prof Dr Tarık Tuncay'ı konuk etti. Dünyayı etkisi altına alan covid-19 virüsü insanlık yaşamına yeni sorumluluklar getirdi. Artık bundan sonra insalığın yaşama biçimi, toplmumsal ilişkileri, topluluk bilinci ve soyal hayatı değişecek. Peki insanlığın psikolojik ekosistemini etkileyen pandemi sonrası nasıl bir yaşam bizleri bekliyor? Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmet Bölümü Öğretim Üyesi Prof Dr Tarık Tuncay, merak edilenleri Odise Vuçinas'ın SAKINCA TV'de hazırlayıp sunduğu "SOSYAL ATOM" programında anlattı.  Pandeminin ardından toplumsal ilişkiler nasıl biçimlenecek? "Bilginin ve eformasyonun atomize olduğu bir dünyadayız. 15 sene önce internet teknolojileri hayatı bütünüyle kuşatacak. Sayısız medya kurumu yoğun bir trafik içinde olacak denilzeydi, sanırım bir çok kişi buna şaşıracaktı. Aralık ayından sonra başlayan pandemi hiç hata yapmadan kusurusz bir fırtına gibi yayıldı. Bu durumdan insanlar büyük derecede etkilenmiş durumda. Hastalıklar, salgınlar tarihte çok kez yaşandı. Ancak sorulması gereken soru şu; Bu pandeminin çok farklı özellikleri var. Pandemi ile birlikte gelen yeni korkular var." "Her şeyi kontrol etmek isteyen bir sistem inşa edilmiş durumda. Görünmez bir hastalık ve onun getireceği bilinmezler bir krize neden oldu. Bu kriz hiç olmadığı kadar zihnimizde bu işi olumsuz şemalarla biçimlendiriyor. Krizin doğasında var olan hem tehlike hem fırsat denilen bir şey var. Şu anda artık fırsat olarak nasıl değerlendirebilriz ona bakma zamanı" Geleceği şekillendirecek yeni kültürel özellikler neler olacak? "Bizim tarihten çıkartacağımız çok değerli dersler var. 1999 yılında ülkemizin tamamını etkileyen Marmara Depremi'nde binlerce insanımız hayatını kaybetti. 100 binlerce insan yaralandı. Bunun yarattığı tramvatik yaralar çok ağır oldu. Deprem sonrası yeniden yapılanma ve onarma adımına geçtik. Pandemi sonrası da daha kuşatıcı ve pozitif bir kültürel inşanın olacağını düşünüyorum. Krizin doğasında var olan hem tehlike hem fırsat denilen bir şey olduğundan bahsetmiştim. İşte fırsat olarak ele alıp sürdürülebilirliğini sağlamak bizlerin elinde" "İnsanlar daima geleceğe köprü kurmaya çalışıyor. Ama hangi gelcekten bahsediyoruz? 20.asrın değerleri psikolojik değerler üzerinden inşa edildi. Çocuklarımız üzerinde atılganlık, girişkenlik, akademik başarı takıntı olmuş durumda. Oysa ki daha değerli olan cesareti konuşmak lazım. Cesaret demek başkasını geçmek ya da zor olanın üstesinden gelemek değildir. Cesaret senden daha önemli olan şeyler için mücadele etmektir. Sürekli geleceğe köprü kurmak zorunda değiliz. Ahlaki değerleri de inşa etmek zorundayız." "YAŞADIĞIMIZ SÜREÇ BİR KRİZ" "Bir kayıp yaşantısı var. Toplumun bir çok kesimi gelecek ile ilgili olan planlarını ertelemek zorunda kaldı. Kısa vadede tramvatik bir süreç geçebilir. Kaos, karmaşa ve bilinmezlik, ailelerin içerisinde ve evliliklerde ekstra tramvatik süreçler yaşatabilecektir. Ancak uzun vadede yeni sosyal dünyamızın daha dayanışmacı olacağı konusunda ümitliyim.  "BİRBİRİMİZE BAĞLI OLMALIYIZ" "Birbirimize daha çok kenetlenmemiz gerekiyor. Uzun süredir ihmal ettiğimiz sivil toplum bilincini harekete geçirmemiz gerekiyor. Tek başına kamu otoritelerinin gücü yetmyior. Demokratik zemini inşa etmemizin zamanı. Sosyal Vefa Destek Grubu'nda yer alan öğrencilerim var. En az sağlık çalışanları kadar tükenmişlik altındalar. Demek ki burada toplumun harekete geçmesi gerekiyor." Pandemi yüzünden ergenlik dönemindeki çocuklarda kişilik bozuklukları olacak mı?  "Çocuklarımız bu durumdan etkileniyor. Kafa karıştırıcı bilgiler, haberler, endişeli ebeveyn yüzleri onları güvende olup olmadığı konusunda endişelendiriyor. Onların hiç ihtiyacı duymadığı bu kadar politik ve haber yoğunluğunu onlara empoze etmemek gerekiyor. Onlar oyunlar oynayarak eğlenerek bu kırılgan durumu aşabilirler." Prof. Dr. Tarık Tuncay kimdir? Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmet Bölümü’nden 2000 yılında mezun oldu. Aynı yıl akademik kadrosuna katıldığı Sosyal Hizmet Anabilim Dalı’nda yüksek lisans ve doktora eğitimini tamamladı. Doktora eğitiminin ardından Almanya, Hollanda ve ABD’deki üniversitelerde ve araştırma merkezlerinde, araştırmacı ve eğitimci olarak bulundu.2012 yılında doçent, 2018 yılında profesör unvanını aldı. Halen Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmet Bölümü’nde öğretim üyesidir. Sosyal çalışma meslek ve disiplininin sağlık, aile refahı ve sosyal hizmet yönetimi alanlarında çalışmaktadır. Akademik çalışmaları ve yayınlarının kapsamı şu şekildedir: Afet, travma ve kriz müdahalesi Kronik hastalıklarda psikososyal girişimler Aile danışmanlığı ve aile-çocuk refahı Sosyal refah hizmetleri yönetimi ve sosyal politika Sosyal hizmet eğitimi  
Tüm dünyayı etkisi altına alan yeni tip kovid-19, toplumsal ilişkilerimizi yeniden şekillendirdi. Peki bundan sonraki süreçte insanlığı nasıl bir sosyalleşme bekliyor? Hayatın bundan sonraki evresinde iş, okul, eğlence, arkadaş ortamı, sosyalleşme gibi yaşamın vazgeçilmez değerleri nasış şekillenecek? Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmet Bölümü Öğretim Üyesi Prof Dr Tarık Tuncay Pandemi sonrası sosyal dünyanın cevap aradığı soruları tek tek anlattı...

Bilimin ve sosyolojinin keyifli yüzünü hayattan örnekler sunarak toplumun her kesimine ulaştıran program "SOSYAL ATOM" kimsenin konuşmadığı ama yakın zamanda çok konuşulacak "Salgın Sonrası Sosyal Dünya" konusunu ele aldı.

Sakınca TV ekranlarında yayınlanan Odise Vuçinas'ın sunduğu Sosyal ATOM, Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmet Bölümü Öğretim Üyesi Prof Dr Tarık Tuncay'ı konuk etti. Dünyayı etkisi altına alan covid-19 virüsü insanlık yaşamına yeni sorumluluklar getirdi. Artık bundan sonra insalığın yaşama biçimi, toplmumsal ilişkileri, topluluk bilinci ve soyal hayatı değişecek. Peki insanlığın psikolojik ekosistemini etkileyen pandemi sonrası nasıl bir yaşam bizleri bekliyor? Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmet Bölümü Öğretim Üyesi Prof Dr Tarık Tuncay, merak edilenleri Odise Vuçinas'ın SAKINCA TV'de hazırlayıp sunduğu "SOSYAL ATOM" programında anlattı. 

Pandeminin ardından toplumsal ilişkiler nasıl biçimlenecek?

"Bilginin ve eformasyonun atomize olduğu bir dünyadayız. 15 sene önce internet teknolojileri hayatı bütünüyle kuşatacak. Sayısız medya kurumu yoğun bir trafik içinde olacak denilzeydi, sanırım bir çok kişi buna şaşıracaktı. Aralık ayından sonra başlayan pandemi hiç hata yapmadan kusurusz bir fırtına gibi yayıldı. Bu durumdan insanlar büyük derecede etkilenmiş durumda. Hastalıklar, salgınlar tarihte çok kez yaşandı. Ancak sorulması gereken soru şu; Bu pandeminin çok farklı özellikleri var. Pandemi ile birlikte gelen yeni korkular var."

"Her şeyi kontrol etmek isteyen bir sistem inşa edilmiş durumda. Görünmez bir hastalık ve onun getireceği bilinmezler bir krize neden oldu. Bu kriz hiç olmadığı kadar zihnimizde bu işi olumsuz şemalarla biçimlendiriyor. Krizin doğasında var olan hem tehlike hem fırsat denilen bir şey var. Şu anda artık fırsat olarak nasıl değerlendirebilriz ona bakma zamanı"

Geleceği şekillendirecek yeni kültürel özellikler neler olacak?

"Bizim tarihten çıkartacağımız çok değerli dersler var. 1999 yılında ülkemizin tamamını etkileyen Marmara Depremi'nde binlerce insanımız hayatını kaybetti. 100 binlerce insan yaralandı. Bunun yarattığı tramvatik yaralar çok ağır oldu. Deprem sonrası yeniden yapılanma ve onarma adımına geçtik. Pandemi sonrası da daha kuşatıcı ve pozitif bir kültürel inşanın olacağını düşünüyorum. Krizin doğasında var olan hem tehlike hem fırsat denilen bir şey olduğundan bahsetmiştim. İşte fırsat olarak ele alıp sürdürülebilirliğini sağlamak bizlerin elinde"

"İnsanlar daima geleceğe köprü kurmaya çalışıyor. Ama hangi gelcekten bahsediyoruz? 20.asrın değerleri psikolojik değerler üzerinden inşa edildi. Çocuklarımız üzerinde atılganlık, girişkenlik, akademik başarı takıntı olmuş durumda. Oysa ki daha değerli olan cesareti konuşmak lazım. Cesaret demek başkasını geçmek ya da zor olanın üstesinden gelemek değildir. Cesaret senden daha önemli olan şeyler için mücadele etmektir. Sürekli geleceğe köprü kurmak zorunda değiliz. Ahlaki değerleri de inşa etmek zorundayız."

"YAŞADIĞIMIZ SÜREÇ BİR KRİZ"

"Bir kayıp yaşantısı var. Toplumun bir çok kesimi gelecek ile ilgili olan planlarını ertelemek zorunda kaldı. Kısa vadede tramvatik bir süreç geçebilir. Kaos, karmaşa ve bilinmezlik, ailelerin içerisinde ve evliliklerde ekstra tramvatik süreçler yaşatabilecektir. Ancak uzun vadede yeni sosyal dünyamızın daha dayanışmacı olacağı konusunda ümitliyim. 

"BİRBİRİMİZE BAĞLI OLMALIYIZ"

"Birbirimize daha çok kenetlenmemiz gerekiyor. Uzun süredir ihmal ettiğimiz sivil toplum bilincini harekete geçirmemiz gerekiyor. Tek başına kamu otoritelerinin gücü yetmyior. Demokratik zemini inşa etmemizin zamanı. Sosyal Vefa Destek Grubu'nda yer alan öğrencilerim var. En az sağlık çalışanları kadar tükenmişlik altındalar. Demek ki burada toplumun harekete geçmesi gerekiyor."

Pandemi yüzünden ergenlik dönemindeki çocuklarda kişilik bozuklukları olacak mı? 

"Çocuklarımız bu durumdan etkileniyor. Kafa karıştırıcı bilgiler, haberler, endişeli ebeveyn yüzleri onları güvende olup olmadığı konusunda endişelendiriyor. Onların hiç ihtiyacı duymadığı bu kadar politik ve haber yoğunluğunu onlara empoze etmemek gerekiyor. Onlar oyunlar oynayarak eğlenerek bu kırılgan durumu aşabilirler."

Prof. Dr. Tarık Tuncay kimdir?

Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmet Bölümü’nden 2000 yılında mezun oldu. Aynı yıl akademik kadrosuna katıldığı Sosyal Hizmet Anabilim Dalı’nda yüksek lisans ve doktora eğitimini tamamladı. Doktora eğitiminin ardından Almanya, Hollanda ve ABD’deki üniversitelerde ve araştırma merkezlerinde, araştırmacı ve eğitimci olarak bulundu.2012 yılında doçent, 2018 yılında profesör unvanını aldı. Halen Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmet Bölümü’nde öğretim üyesidir. Sosyal çalışma meslek ve disiplininin sağlık, aile refahı ve sosyal hizmet yönetimi alanlarında çalışmaktadır. Akademik çalışmaları ve yayınlarının kapsamı şu şekildedir: Afet, travma ve kriz müdahalesi Kronik hastalıklarda psikososyal girişimler Aile danışmanlığı ve aile-çocuk refahı Sosyal refah hizmetleri yönetimi ve sosyal politika Sosyal hizmet eğitimi

 

Habere ifade bırak !
Haberle İlişkili Video
Video Galeride Aç
Video albümüne giderek videoya yorum yazabilir yada videoyu sosyal medyada paylaşabilirsiniz.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sakinca.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.