deneme bonusu veren siteler bahis siteleri

deneme bonusu veren siteler

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler youtube mp3 bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler meritking kingroyal deneme bonusu veren siteler

Bu sepetler el emeği

Eğitim 14.02.2021 - 09:38, Güncelleme: 14.02.2021 - 09:38
 

Bu sepetler el emeği

Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde yaşayan İrfan Altınok, son yıllarda unutulmaya yüz tutmuş meslekler arasında yer alan ve yerini plastiğin aldığı sepetçiliği, dededen kalma yöntemlerle el işi yaparak yaşatmaya çalışıyor..
19 yaşından beri mesleğini sürdüren ve engelli kızı olması sebebiyle evinde çalışan 60 yaşındaki İrfan Altınok, yaptığı sepetleri Sındırgı Belediyesine satarak geçimini sağlıyor. Sındırgı Belediyesine bağlı Akpınar Yaşam Merkezinde de bu sepetler farklı şekillerde kullanılıyor. Dağlardan kesip hazırladığı malzemeleri evinde sepete dönüştüren Altınok, geçimini de bu sepetlerden sağlıyor. Dededen, babadan kendi imkanları ile öğrendiği mesleğini 19 yaşından beri sürdürdüğünü belirten Altınok, "Bazen bozuyor, bazen yapıyorduk, yapamıyorduk. Alıştık artık, köfün yapıyoruz, sepet yapıyoruz, geçinip gidiyoruz. Mesleğini yapmadıktan sonra akşama kadar gez bakalım. O kahve benim, bu kahve benim. O arkadaş benim, bu arkadaş benim dersen ne olur? Hiçbir şey yapamazsın, hiçbir şeye sahip olamazsın. Bu ne muhtaç eder, ne de doyurur. Bizim zanaatımız bu. Ben günde 10 tane yapıyorum. Tabi önce gidiyorum malzemesini kesip geliyorum, burada örüyorum. Allah razı olsun belediye başkanımıza götürüyoruz, ücretin fazlasını veriyor" dedi. "Zor bir meslek, sürdürmek de lazım" Mesleğinin zorluklarından bahseden Altınok, "Bu iş zor. Dağdan fındığı kesip gelmek, burada yapıp satmak zor. Neden zor? Bunun için dağa gidiyorsun. Dağda her şeyle karşılaşıyor insan. Bunu ben yapacağım. Can sıkıntısından muhakkak yapacağım ben bunu. Şimdi ben mesela dağın başına çıksam, bir köye gitsem karnımı doyururum. Dereden giderim, bir çubuk keser gelirim. Yaparım bir tane sepet. Götürürüm, abla bunu al, ekmek ver, bir şey ver bana. Karnımı doyururum. Bu olmadıktan sonra hiçbir şey olmaz. Geçimimizi sağlayamıyoruz, ev kira, 300 lira aylık. Kız sakat, bir yere gidemiyoruz. Annesi bir yere gidemiyor onu bırakıp da. Bunu da biz iyi kötü yapıyoruz. Belediyeye gidiyoruz. Allah razı olsun belediye başkanımız bize harçlık veriyor, ihtiyaçlarımızı veriyor. Bu sayede geçinip gidiyoruz. Şimdi bunu yapmasak ne yapacağız? Hırsızlık mı yapalım? Allah’ım korusun. Oradan gelecekse hiç gelmesin. Böyle mesleğimizi yapıyoruz, karnımız doyuyor" dedi. Altınok ölene kadar mesleğini devam ettireceğini belirtti. Erdem TALAYHAN / İçerik Editörü erdem@sakinca.com @sakinca_dunya    
Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde yaşayan İrfan Altınok, son yıllarda unutulmaya yüz tutmuş meslekler arasında yer alan ve yerini plastiğin aldığı sepetçiliği, dededen kalma yöntemlerle el işi yaparak yaşatmaya çalışıyor..

19 yaşından beri mesleğini sürdüren ve engelli kızı olması sebebiyle evinde çalışan 60 yaşındaki İrfan Altınok, yaptığı sepetleri Sındırgı Belediyesine satarak geçimini sağlıyor. Sındırgı Belediyesine bağlı Akpınar Yaşam Merkezinde de bu sepetler farklı şekillerde kullanılıyor. Dağlardan kesip hazırladığı malzemeleri evinde sepete dönüştüren Altınok, geçimini de bu sepetlerden sağlıyor.
Dededen, babadan kendi imkanları ile öğrendiği mesleğini 19 yaşından beri sürdürdüğünü belirten Altınok, "Bazen bozuyor, bazen yapıyorduk, yapamıyorduk. Alıştık artık, köfün yapıyoruz, sepet yapıyoruz, geçinip gidiyoruz. Mesleğini yapmadıktan sonra akşama kadar gez bakalım. O kahve benim, bu kahve benim. O arkadaş benim, bu arkadaş benim dersen ne olur? Hiçbir şey yapamazsın, hiçbir şeye sahip olamazsın. Bu ne muhtaç eder, ne de doyurur. Bizim zanaatımız bu. Ben günde 10 tane yapıyorum. Tabi önce gidiyorum malzemesini kesip geliyorum, burada örüyorum. Allah razı olsun belediye başkanımıza götürüyoruz, ücretin fazlasını veriyor" dedi.

"Zor bir meslek, sürdürmek de lazım"
Mesleğinin zorluklarından bahseden Altınok, "Bu iş zor. Dağdan fındığı kesip gelmek, burada yapıp satmak zor. Neden zor? Bunun için dağa gidiyorsun. Dağda her şeyle karşılaşıyor insan. Bunu ben yapacağım. Can sıkıntısından muhakkak yapacağım ben bunu. Şimdi ben mesela dağın başına çıksam, bir köye gitsem karnımı doyururum. Dereden giderim, bir çubuk keser gelirim. Yaparım bir tane sepet. Götürürüm, abla bunu al, ekmek ver, bir şey ver bana. Karnımı doyururum. Bu olmadıktan sonra hiçbir şey olmaz. Geçimimizi sağlayamıyoruz, ev kira, 300 lira aylık. Kız sakat, bir yere gidemiyoruz. Annesi bir yere gidemiyor onu bırakıp da. Bunu da biz iyi kötü yapıyoruz. Belediyeye gidiyoruz. Allah razı olsun belediye başkanımız bize harçlık veriyor, ihtiyaçlarımızı veriyor. Bu sayede geçinip gidiyoruz. Şimdi bunu yapmasak ne yapacağız? Hırsızlık mı yapalım? Allah’ım korusun. Oradan gelecekse hiç gelmesin. Böyle mesleğimizi yapıyoruz, karnımız doyuyor" dedi.
Altınok ölene kadar mesleğini devam ettireceğini belirtti.

Erdem TALAYHAN / İçerik Editörü
erdem@sakinca.com
@sakinca_dunya

 


 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sakinca.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.