deneme bonusu veren siteler bahis siteleri bonus veren siteler

deneme bonusu veren siteler

virginiawinefestival.org/ deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren bahis siteleri deneme bonusu veren siteler youtube mp3 bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler meritking kingroyal deneme bonusu veren siteler

AKP'de tarihi gün! Kabinede değişiklik olacak mı? Yeni bakanlıklar mı geliyor? Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan açıklama yaptı

Dünya 24.03.2021 - 14:44, Güncelleme: 24.03.2021 - 14:44
 

AKP'de tarihi gün! Kabinede değişiklik olacak mı? Yeni bakanlıklar mı geliyor? Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan açıklama yaptı

AK Parti'nin 7'nci Olağan Büyük Kongresi, 'Türkiye için güven ve istikrar' sloganı ile başladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kongredeki konuşmasında 2023 manifestosunu açıkladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının ardından, faaliyet raporu okunacak ve oylanacak. Tüzük Değişikliği Komisyonu raporunun okunması, müzakeresi ve oylanmasının ardından genel başkan seçimine geçilecek. Kongrede, tüzük değişikliği ile Merkez Karar ve Yönetim Kurulu'nun (MKYK) üye sayısı da artırılacak. MKYK üyelerinin seçiminin ardından, Merkez Disiplin Kurulu'nun  seçimi, Genel Merkez Parti içi Demokrasi ve Hakem Kurulu'nun seçimi, Siyasi Erdem ve Etik Kurulu'nun seçimi yapılacak.       CUMHURBAŞKANI ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin 7. Olağan Büyük kongresinde, "Uzunca bir süredir takip ettiğimiz rotamızın adı olan 2023 hedeflerimizi yeni bir başlangıç haline dönüştürerek, 21'inci yüzyılı ve ötesini kuşatacak büyük ve güçlü Türkiye'yi inşa ediyoruz" dedi. AK Parti 7'nci Olağan Büyük Kongresi Ankara Spor Salonu'nda yapıldı. 81 ilden 16 bin partilinin katıldığı kongreye, 11 siyasi parti davet edildi. Kongre salonuna ilk gelen parti heyeti Cumhur İttifakı ortağı MHP oldu. HDP'nin çağrılmadığı AK Parti kongresine aralarında CHP,  İYİ Parti, BBP, DSP'nin de olduğu 11 siyasi partinin temsilcileri katıldı. AK Parti Tüzüğü'nün ilgili maddeleri uyarınca, kongreyi yönetmek ve divan başkanlığını yürütmek üzere divan başkanı ve üyelikleri için seçim yapıldı. AK Parti Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir, salonda kongrenin toplanması için gereken delege sayısının tespit edildiğini, yeterli çoğunluğun hazır bulunduğunu, böylelikle kongrenin açıldığını ilan etti. Kongrenin açılış konuşması AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir tarafından yapıldı. Ardından Divan Başkanı konuştu ve AK Parti'nin tanıtım filmi izlendi. Kongrede 'istikamet istikbal', 'tek kalp', 'iman varsa imkan vardır' isimli üç ayrı şarkı yer aldı. Salonda 'Güven ve istikrar' temalı sloganın yanı sıra Cumhur İttifakı’nın, 'Bir masa başı ittifak değil, gönül mutabakatı' sloganı dikkat çekti. '75 KİŞİLİK MKYK İLE YOLA DEVAM EDECEĞİZ' Cumhurbaşkanı Erdoğan, eşi Emine Erdoğan ile birlikte salonun önünde bekleyen partilileri otobüsün üzerinden selamladı. Emine Erdoğan, Kıbrıs işi 'Lefkara nakışı' maskesiyle dikkat çekti. Maskenin Kıbrıs ziyareti sırasında KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın eşi Sibel Tatar’ın hediyesi olduğu bilgisi paylaşıldı. Burada partililere hitap eden Erdoğan, "Kurulduğumuzdan bu yana üye kayıt sayımız 13 milyon 500 bine ulaştı. Bırakın Türkiye'yi dünyada böyle bir siyasi parti yok. Önünüzde 2023 var; hazır mıyız 2023'e? Bugün yapacağımız tüzük tadilatıyla 50 kişilik değil 75 kişilik Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) ile yola devam edeceğiz. 'Yedek' diye bir ifade var 35 kişi. Onlar yedek olarak kalmayacak, onlar da aynen asıl üyeler gibi çalışacaklar. İnşallah yakın zamanda koronavirüs belasından kurtulduktan sonra Diyarbakır'a gideceğiz. Gözü yaşlı analarımızı bizzat yerinde ziyaret edeceğiz" dedi. 81 İLİ SELAMLADI Cumhurbaşkanı Erdoğan, kongrede 2023 manifestosunu açıkladığı konuşmasına, 81 ilin ismini tek tek sayarak başladı. İllerden gelen partilileri, o illerin özellikleriyle selamlayan Erdoğan, İzmir’i selamladığı sırada, "İklimiyle, insanıyla, efesiyle dünyada biriciksin; İzmir, hoş geldin" dedi. İzmir'den gelen partililerin 'Bir gün olacak, onlar da bizim harmanın taneleri olacak' yazılı pankart açması Erdoğan, "Bir gün olacak; 2023" diye karşılık verdi. DEVLET BAHÇELİ'YE TEŞEKKÜR Selamlama konuşmasının ardından konuşmasına dua ile başlayan Erdoğan, "Her işimize olduğu gibi, insanlığa, ümmete, milletimize, ülkemize hizmet mücadelemizin yeni bir safhasının ilk adımı olarak gördüğümüz bu kongremize de Rabbimize niyazla başlıyoruz. Eksikten ve yanlıştan münezzeh olan sadece Rabbimizdir. Biz fanilerin elbette hatası ve eksiği olmuştur, olacaktır. Önemli olan istikameti doğru, kalbi ferah, yüreği sağlam, azmi güçlü tutmaktır. Gerisi Allah’ın takdiri ve milletimizin takdiridir. İşte bu anlayışla, ‘niyet hayr, akıbet hayr’ diyerek, sizlerle birlikte bir kez daha yaptıklarımızın ve yapacaklarımızın muhasebesini milletimize arz etmek istiyoruz. Bu vesileyle, MHP’ye ve Genel Başkan Sayın Devlet Bahçeli’ye, Cumhur İttifakı çatısı altında, büyük ve güçlü Türkiye yolunda bizimle birlikte yürüdükleri için şahsım ve tüm partililerim adına şükranlarımı sunuyorum. Milletimizin 15 Temmuz gecesi meydanlarda kurduğu Cumhur İttifakını, Milliyetçi Hareket Partisi ile birlikte seçimlerde ve Meclis’te devam ettirerek, mücadelemizin saflarını tahkim ettik ve genişlettik. Hangi partiden olursa olsun, Cumhur İttifakına destek olan her bir kardeşime ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Türkiye’yi önce 2023 hedeflerine, ardından da 2053 vizyonuna inşallah Cumhur İttifakı ile kavuşturacağız" dedi. 'TEK MİLLET' DİYEN BİR TÜRKİYE VAR' Erdoğan, bugün, insanlığın yakın tarihin en önemli sağlık kriziyle boğuştuğunu, küresel siyasi ve ekonomik sistemin köklerinden sarsıldığı, yeni arayışların filiz vermeye başladığı bir dönemden geçildiğini söyledi. Erdoğan, "Ülkemizi ve milletimizi, sürekli kendi iç sıkıntılarıyla meşgul ederek, son iki asırdır bu tür köklü değişimlerin dışında tutanlar, yine aynı oyunun peşindeler. Ama bu defa başaramayacaklar. Çünkü bu defa farklı bir Türkiye var. Bu defa, kökenine, inancına, meşrebine bakmaksızın 84 milyon vatandaşıyla ‘tek millet’ diyen bir Türkiye var" diye konuştu. 'AH EDİYORUM YİNE DÖNDÜREMEYECEKTİR' Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet vurgusu yapan Erdoğan, "Sadece elindekilere sahip çıkmakla yetinmeyen, yeni küresel siyasi ve ekonomik düzende hak ettiği yeri alma kararlığını 2023 hedefleriyle, 2053 vizyonuyla, 2071 idealiyle gösteren bir Türkiye var. Bu defa, üzerinde asırlardır sahnelenen senaryoları yırtıp atan, bilhassa da son 8 yıldır önüne kurulan tuzakları birer birer yıkıp geçen, hedeflerinden asla kopmayan bir Türkiye var. Ellerinden gelse, yağmurlu havada ülkemize bir bardak su vermeyecek’ olanların her gün karşımıza yeni dayatmalarla çıkmaları, bizi yolumuzdan döndüremedi, ah ediyorum yine döndüremeyecektir. Türkiye’yi, kendi halkı ve Yunus’un ‘bir ben vardır bende, benden içeru’ deyişinde olduğu gibi temsil ettiği tüm değerler adına, yeni küresel siyasi ve ekonomik düzenin asli unsurlarından biri yapmakta kararlıyız" ifadelerini kullandı. 'İMAN VARSA İMKAN VARDIR' Erdoğan, insanlığı, hakkın, hakkaniyetin, adaletin, merhametin, sevginin, huzurun teminatı olacak bir küresel yönetim anlayışıyla buluşturacak medeniyet nöbetini devralmaya hazırlandıklarını söyleyerek, "Kardeşlerim unutmayın iman varsa imkan vardır, bu inançla, 21’inci yüzyılın kapılarını, hem milletimiz, hem tüm insanlık için açmak için yola çıkıyoruz. Buna hazır mıyız? Uzunca bir süredir takip ettiğimiz rotamızın adı olan 2023 hedeflerimizi yeni bir başlangıç haline dönüştürerek, 21’inci yüzyılı ve ötesini kuşatacak büyük ve güçlü Türkiye’yi inşa ediyoruz. Dünyanın, karmaşık bir endişe bataklığında çırpındığı şu dönemde, biz insanlık için sayısız imkanlar bahşeden bir hafıza denizinde yol alıyoruz. İnsanlığın ihtiyacı olduğu tüm fikirlerin ve değerlerin, bizim hafıza hazinemizde var olduğuna inanıyoruz" diye konuştu. 'AK PARTİ İKTİDARA GELDİĞİNDE DEMOKRASİMİZ YARALIYDI' Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti'nin iktidara geldiğinde, her şeyiyle tel tel dökülen bir ülke olduğunu kaydederek "Demokrasimiz yaralıydı, kalkınmamız eksikti, huzurumuz kaçıktı; ama hamdolsun inancımız ve umudumuz dipdiriydi.  AK Parti, milli iradenin üstünlüğünü tam manasıyla tesis ederek Türkiye’de demokrasiyi güçlendirdi. AK Parti, 81 vilayetimizin tamamını, eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye, sanayiden spora her alanda yaptığı yatırımlarla kalkındırdı. AK Parti, polemik ve kavga siyasetinin yerine eser ve hizmet siyasetini getirerek, asırlık kayıplarımızın sebebi olan zihniyeti değiştirdi. AK Parti, kesintisiz reformlarıyla ülkemizin muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkma mücadelesini adım adım ileriye taşıdı" ifadelerini kullandı. 'BÜTÇEDE ÖNCELİĞİ EĞİTİME VERDİK' Erdoğan, eğitime verilen önemi vurgulayarak, milli eğitim bütçesini 2002’de 7,5 milyar lira seviyesinden 2021 yılı itibarıyla 147 milyar liraya çıkardıklarını bildirdi. Erdoğan, "Önce  'eğitim' dedik ve bütçede önceliği her zaman bu alana verdik. Yükseköğrenim bütçemizi ilave ettiğimizde bu rakam 212 milyar liraya ulaşıyor. Resmi-özel dâhil tüm okullarımızın sayını 50 bin 877’den 87 bin 678’e, derslik sayımızı 343 binden 600 bine yükselttik. Yıllarca vatandaşımızın üzerinde yük olan okul kitaplarını, her seviyede ücretsiz olarak çocuklarımızın hizmetine sunuyoruz. Bugüne kadar toplam 693 bin öğretmenimizin atamasını gerçekleştirdik. Eğitimi 4+4+4 şeklinde kademelendirerek, zorunlu eğitimi 12 yıla yükselttik. Üniversite sayımızı 76’dan 207’ye, üniversite öğrencisi sayımızı 1,5 milyondan 8 milyonun üzerine çıkardık. Üniversiteye girişteki okul katkı puanlarını, katsayı farklılıklarını, üniversite harçlarını kaldırdık. Okulların harçlarını biz kaldırdık biz. Bay Kemal siz kaldırmadınız biz kaldırdık biz. Maarif Vakfımız ile 43 farklı ülkede dostlarımıza eğitim desteği veriyoruz. Yükseköğrenim yurtlarının hem kalitesini yükselttik, hem de yatak kapasitesini 282 binden 700 bin sınırına getirdik. Lisans öğrencilerine verilen kredi veya burs rakamlarını, aylık 45 liradan aldık, bu yıl itibarıyla aylık lisansta 650 liraya, yüksek lisansta bin 300 liraya, doktorada bin 950 liraya yükselttik" dedi. '32 ŞEHİR HASTANESİ KAZANDIRDIK' Erdoğan, ülke genelinde 32 stadyumun yapımını tamamladıklarını, 10 stadyumun inşası, 4'ünün de proje ve ihale çalışmalarının sürdüğünü bildirdi. Erdoğan, sağlık alanında hastanelerdeki yatak sayısını 164 binden 253 binin üzerine, nitelikli yatak sayısını 19 binden 162 bine çıkardıklarını belirterek, "Halkımıza daha iyi hizmet vermek için 378 binden devraldığımız sağlık çalışanı sayımızı, bugün 1 milyon 177 bine ulaştırdık. Hekim sayımız, 2002’deki 92 bin seviyesi iken, bugün 174 bini geçti. Sağlıktaki kalitenin önemli göstergelerinden olan ambulans başına düşen nüfus sayımızı 107 binlerden 14 binlere indirdik. İlkini 2017 yılında Yozgat’ta açtığımız şehir hastanelerimizin sayısını 17’ye, toplam yatak kapasitesini de 22 bin 600’e yükselttik. Halen 9 şehir hastanemizin inşası, 3’ünün ihale süreci, 3’ünün de proje çalışmaları devam ediyor. Bunlar da tamamlandığında, toplamda 43 bin 158 yatak kapasiteli 32 şehir hastanesini ülkemize kazandırmış olacağız" ifadelerini kullandık. 'HAKİM-SAVCI SAYISI 21 BİN  651'E ULAŞTI' Cumhurbaşkanı Erdoğan, adaletin en çok hassasiyet gösterdikleri alanlardan biri olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu: "Hâkim, savcı ve diğer personel sayısını yüzde 176 oranında artırarak, yargının insan kaynağı kapasitesini güçlendirdik. İktidara geldiğimizde 9 bin 349 olan hâkim-savcı sayısı, FETÖ’cü hainlerin yol açtığı tahribata rağmen, bugün 21 bin 651’e ulaştı. İstinaf uygulamasını başlatarak 15 bölge adliye mahkemesi ve 8 bölge idare mahkemesini devreye almak suretiyle temyizdeki yığılmaların önüne geçtik. Yargının, hukuku daha etkin ve sade şekilde işletebilmesi amacıyla temel kanunların pek çoğunu baştan sona yeniledik. İnşa ettiğimiz 274 adalet hizmet binasıyla, hem yargı mensuplarımıza, hem de vatandaşlarımıza en iyi fiziki şartları sağlamanın gayreti içinde olduk. Adalet arayışının insanlığın bitmeyecek yolculuğu olduğu anlayışıyla, reform gündemimizden hiç ayrılmadık. Son olarak da, geçtiğimiz haftalarda İnsan Hakları Eylem Planımızı milletimizin takdirine sunduk. Ayrıca, milletimizi yeni ve sivil Anayasa ile buluşturmak için çalışmaya başladık." 'TERÖR ÖRGÜTLERİNİ EYLEM YAPAMAZ HALE GETİRDİK' Erdoğan, güvenlik konusunun önceliklerin daima en başında geldiğini söyleyerek, "Askerlerimiz sınırlarımızda, emniyet teşkilatımız şehirlerimizde, jandarmamız kırsalda, sahil güvenliğimiz kıyılarımızda, istihbaratımız her yerde, milletimizin huzuru için gece gündüz görev yapıyor.  PKK başta olmak üzere tüm terör örgütlerini hezimete uğratarak, ülkemiz sınırları içinde eylem yapamaz hale getirdik. Diğer yandan, milletimizin doğrudan günlük hayatına dokunan hizmetler veren mahalli idarelerimizi, mevzuatından kaynaklarına kadar her alanda güçlendirdik. Muhtarlarımızın vatandaşlarımıza daha etkin hizmet verebilmelerini sağlayacak mekanizmaları kurarken, muhtarlarımızın özlük haklarında çok önemli iyileştirmeler yaptık" dedi. 'HAVALİMANI SAYISINI 56'YA ÇIKARDIK' Erdoğan, ulaştırma alanında 19 yılda  932 milyar lira tutarında yatırım yaptıklarını kaydederek, "Karayolu tünel sayımızı 83’den 438'e, karayolu tünel uzunluğumuzu 50 kilometreden 595 kilometreye, köprü ve viyadük uzunluğumuzu 311 kilometreden 701 kilometreye çıkardık. Osman Gazi Köprüsü, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Nissibi Köprüsü, Avrasya Tüneli, Marmaray, Ilgaz 15 Temmuz İstiklal Tüneli, Erkenek, Cankurtaran, Sabuncubeli, Ovit Tünelleri gurur abidesi projelerimiz arasındadır. Havayollarında, 26'dan devraldığımız havalimanı sayımızı 30 ilaveyle 56'ya çıkardık. İstanbul Havalimanının yıllık 90 milyon yolcu kapasiteli ilk etabını hizmete sunduk. Yurt dışı uçuş noktamızı 60'dan 329'a, uçulan ülke sayısını 50'den 126'ya yükselttik. Salgın sebebiyle durgunluğa girmiş olsa da, Türkiye geleceğin en büyük hava yolu ulaşım altyapısına sahip ülkesi olarak dünyada ilk sıralarda yer alacaktır" diye konuştu.  'TARIMDA DIŞA BAĞIMLILIK SÖZ KONUSU DEĞİL' Erdoğan, tarımda 2002 yılında 37 milyar lirayı bulmayan Tarımsal Gayri Safi Yurtiçi Hasılanın geçtiğimiz yıl 333 milyar lirayı geride bıraktığını belirterek, "Tarım ve gıda ürünleri ihracatımız 20 milyar lirayı geçti. Çiftçilerimize bugüne kadar ödediğimiz tarımsal desteklerin toplamı 160 milyar liraya yaklaştı. Sadece bu yıl yapacağımız tarımsal destekleme ödemeleri tutarı 24 milyar liradır. Türkiye’nin, iklim şartları sebebiyle üretimi sınırlı olan birkaç ürün dışında, tarımda dışa bağımlılığı kesinlikle söz konusu değildir. Barajlarımızın sayısını 276’dan 600 ilaveyle 876’ya, içme suyu tesislerimizin sayısını 84’ten 262 ilaveyle 346’ya, sulama tesislerimizin sayısını bin 764’ten bin 457 ilaveyle 3 bin 221'e ulaştırdık" dedi.  'PİYASALARDAKİ DALGALANMALAR TÜRKİYE YARININI YANSITMIYOR' Erdoğan, makroekonomide satın alma gücünün paritesine göre milli gelirde Türkiye’yi dünyada 17’nci sıradan 13’üncü sıraya yükselttiklerini belirterek, "Dünyayı kasıp kavuran salgına rağmen geçtiğimiz yıl yüzde 1,8 büyümeyle, G-20 ülkeleri arasında ikinci sırada yer aldık. Göreve geldiğimizde vergi gelirlerinin yüzde 86’sını bulan faiz ödemelerini, geçtiğimiz yıl yüzde 16’ya gerilettik. Borç stokunun milli gelire oranını yüzde 42,6 seviyesinde tutmayı başardık. İhracatımızı 36 milyar dolardan aldık 170 milyar dolar bandına kadar çıkardık. Her ay yeni ihracat rekorları kırarak, bu yolda yürümeyi sürdürüyoruz. Son bir kaç gündür piyasalarda yaşanan dalgalanmalar, Türkiye ekonomisinin temellerini, gerçek dinamiklerini, taşıdığı potansiyeli ve yarınını kesinlikle yansıtmıyor" dedi. 'DÖVİZ VE ALTINI ÜRETİME KAZANDIRMALARINI İSTİYORUM' Erdoğan, vaktin daha çok çalışma, üretme, gaza basma, hedeflerine yürüme vakti olduğunu vurgulayarak "İktisadi temeli olmayan hareketlere karşı ülkesinin yanında yer alarak, güven ve istikrar mesajımıza sahip çıktıkları için milletimizin tüm fertlerine ayrıca teşekkür ediyorum. Sadece kendilerini güvende hissetmek amacı ile evlerinde döviz ve altın tutan vatandaşlarıma buradan bir çağrıda bulunuyorum; Bu vatandaşlarımdan, milli servetimiz olan evlerindeki döviz ve altını, çeşitli finans araçlarına yatırarak, ekonomiye ve üretime kazandırmalarını istiyorum. Finans kuruluşları, özellikle de katılım finans şirketleri, bu altın ve dövizler için müşterilerine, onları memnun edecek getiri sağlayabilecek alternatifler sunuyor. İş insanlarımıza da, 30 Haziran’a kadar devam eden varlık barışından yararlanarak, yurt dışındaki kaynaklarını ülkemize getirebileceklerini tekrar hatırlatıyorum. Ülkemize yatırım yapan uluslararası yatırımcılara ise, Türkiye’nin gücüne ve potansiyeline güvenmeleri çağrısında bulunuyorum" diye konuştu. '11 BİN ULUSLARARASI ŞİRKET GEÇEN YIL FAALİYETE BAŞLADI' Erdoğan, bu çağrının somut göstergeleri olduğunu da işaret ederek, "Geçen yıl ülkemizde yeni açılan iş yeri sayısı 103 bine yaklaşırken, kapanan sayısı 16 binin altında kaldı. Türkiye'de 2010-2020 arasında kurulan 75 bin 699 adet uluslararası sermayeli şirketten, toplam sermayesi 39 milyar lirayı bulan 11 binden fazlası, salgına rağmen geçtiğimiz yıl faaliyete başladı. Şimdi buradan soruyorum; hangi uluslararası yatırımcı geleceğine güvenmediği bir ülkeye gelip şirket kurar ve o ülkenin vatandaşlarıyla iş ortaklığı yapar? Aynı şekilde, ülkemizde dünyanın hemen her devletinden 200 bin uluslararası öğrenci eğitim görüyor. Soruyorum, hangi ana-baba evladını geleceğine güvenmediğini, huzurundan ve güvenliğinden emin olmadığı bir ülkeye 4-5 yıllığına eğitime gönderir?" dedi.  'HER TÜRLÜ ŞOKA DAYANIKLI OLDUĞUMUZU DEFALARCA İSPATLADIK' Erdoğan, Türkiye ekonomisini içeriden kötüleyenlere bakılmaması gerektiğini bildirerek "Siz içeride birilerinin 'battık, bittik, yıkıldık, öldük' diye terane tutturduğuna, kendi ülkelerini kötüleme yarışına girdiklerine bakmayın. Bunlar kendi ülkelerinin ve milletlerinin felaketinden iktidar devşirme hevesinde olan, gözlerini kin ve nefret bürümüş, kifayetsiz muhterislerdir. Türkiye gücünü, ekonomisinin sağlam altyapısından, üretiminden, yetişmiş insan kaynağından, girişimcilerinden, ihracatçılarından; velhasıl reel ekonomisinden alan bir ülkedir. Dinamik iktisadi yapımızla, mali disiplinimizle, serbest piyasaya ekonomisine bağlılığımızla, her türlü şoka dayanıklı olduğumuzu defalarca ispatladık. Önümüzdeki dönem Türk ekonomisini yatırım, üretim, istihdam ve ihracat temelinde büyüterek, çok daha iyi yerlere geleceğiz" diye konuştu. ERDOĞAN'IN AÇIKLAMALARI... Erdoğan, "Türkiye için güven ve istikrar" sloganıyla düzenlenen AKP'nin 7'nci Olağan Kongresi'nde konuşuyor. Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:  Hangi inançtan, hangi kökenden, hangi mezhepten olursa olsun, bu ülkenin 84 milyonun insanının hepsini selamlıyorum. Biz bugüne kadar hangi mücadeleyi yürütmüşsek, hangi başarıları kazanmışsak, hepsini işte bu iman, işte bu inanç, işte bu azim sayesinde gerçekleştirdik. CUMHUR İTTİFAKI'NA DESTEK OLANLARA TEŞEKKÜR Milletimizin 15 Temmuz gecesi meydanlarda kurduğu Cumhur İttifakını, Milliyetçi Hareket Partisi ile birlikte seçimlerde ve Meclis'te devam ettirerek, mücadelemizin saflarını tahkim ettik ve genişlettik. Hangi partiden olursa olsun, Cumhur İttifakına destek olan her bir kardeşime ayrı ayrı teşekkür ediyorum. (adsbygoogle = window.adsbygoogle || ).push({}); "HEDEFLERE CUMHUR İTTİFAKI İLE ULAŞTIRACAĞIZ" Türkiye’yi önce 2023 hedeflerine, ardından da 2053 vizyonuna Cumhur İttifakı'yla kavuşturacağız. Bugün 7. olağan büyük kongremizi Türkiye için güven ve istikrar azmi ile topluyoruz. Siyasetin sadece geçmişle değil, bugünle sınırlı kalmaması; yarını, geleceği, umudu kucaklaması gerektiğine inanan bir mefkureye sahibiz. Bizim inancımızda yarından ümidini kesmek küfre eşdeğer görülmüştür. Bugünün hakkını vermeden geleceği inşa edemeyiz. Türkiye'nin bugün bulunduğu yer şanlı tarihiyle geleceği için belirlediği hedefleri arasındaki ince çizgidir.  Asırlarca 3 kıta 7 iklimi idare etmiş devletini, 7 düvelin leş kargaları gibi başına üşüşmesiyle kaybeden milletimizin, İstiklal Marşı'mızda ruh ve vücut bulan zaferinin hikmetini arayanlar, önce buraya bakmalıdır. "FARKLI BİR TÜRKİYE VAR" Ülkemizi ve milletimizi, sürekli kendi iç sıkıntılarıyla meşgul ederek son iki asırdır köklü değişimlerin dışında tutanlar, yine aynı oyunun peşinde. Ama bu defa başaramayacaklar. Çünkü bu defa farklı bir Türkiye var. "GÜÇLÜ BİR TÜRKİYE'Yİ İNŞA EDİYORUZ" İnsanlığı hakkın, hakkaniyetin, adaletin teminatı bir küresel yönetim anlayışıyla buluşturacak medeniyet nöbetini devralmaya hazırlanıyoruz. Uzunca bir süredir takip ettiğimiz rotamızın adı olan 2023 hedeflerimizi yeni bir başlangıç haline dönüştürerek, 21'inci yüzyılı ve ötesini kuşatacak büyük ve güçlü Türkiye'yi inşa ediyoruz. Teknolojinin insansız dünyaya doğru evrilmeye çalışıldığı tarihi yol ayrımında, insanın fıtri güzellikleri üzerinden yeni bir dünya düzeni kurulmasına öncülük etmenin sorumluluğuna talibiz. "MİLLİ EĞİTİM BÜTÇESİNİ 147 MİLYAR LİRAYA ÇIKARDIK" Önce eğitim dedik ve bütçede önceliği her zaman bu alana verdik. Milli Eğitim bütçesini 2002'de 7,5 milyar lira seviyesinden aldık, 2021 yılı itibarıyla 147 milyar liraya çıkardık. Üniversite sayımızı 76'dan 207'ye üniversite öğrencisi sayımızı 1.5 milyondan 8 milyonun üzerine çıkardık.  Hastanelerdeki yatak sayımızı 184 binden 253 binin üzerine çıkardık. Nitelikli yatak sayımızı da 16 binden 162 bine çıkardık. Hekim sayımız 2002'de 9 2binken. Bugün 174 bini geçti. Ambulans başına düşen nüfus sayımızı 107 binlerden 14 binlere indirdik. ASGARİ ÜCRET AÇIKLAMASI Son 18 yılda ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza toplamda 411 milyar lirayı aşan tutarda yardım yaptık. Net asgari ücret 2002 yılında 184 lirayken bu yılbaşı itibarıyla 2 bin 825 lira oldu. Adalet en çok hassasiyet gösterdiğimiz alanlardan biridir. Hakim, savcı ve diğer personel sayısını yüzde 176 oranında artırdık. "TERÖR ÖRGÜTLERİNİ EYLEM YAPAMAZ HALE GETİRDİK" PKK başta olmak üzere tüm terör örgütlerini hezimete uğratarak ülkemiz sınırları içinde eylem yapamaz hale getirdik. DOLAR ÇAĞRISI  Makroekonimide; satın alma gücü paritesine göre milli gelirde Türkiye’yi dünyada 17’nci sıradan 13’üncü sıraya yükselttik. Dünyayı kasıp kavuran salgına rağmen geçtiğimiz yıl yüzde 1,8 büyümeyle, G-20 ülkeleri arasında ikinci sırada yer aldık. Göreve geldiğimizde vergi gelirlerinin yüzde 86’sını bulan faiz ödemelerini, geçtiğimiz yıl yüzde 16’ya gerilettik. Avrupa ülkelerinde yüzde 97’ler, gelişmiş ülkelerde yüzde 130’lar civarında olan borç stokunun milli gelire oranını yüzde 42,6 seviyesinde tutmayı başardık. İhracatımızı 36 milyar dolardan aldık 170 milyar dolar bandına kadar çıkardık. Her ay yeni ihracat rekorları kırarak, bu yolda yürümeyi sürdürüyoruz. Son birkaç gündür piyasalarda yaşanan dalgalanmalar, Türkiye ekonomisinin temellerini, gerçek dinamiklerini, taşıdığı potansiyeli ve yarınını kesinlikle yansıtmıyor. Türk sanayisi, salgın dönemindeki performansıyla direncini ve gücünü bir kez daha ortaya koymuştur. Kamu maliyesi ve finans sektöründeki göstergeler, gelişmiş ve gelişmekte olan pek çok ülkeye göre daha sağlam bir yapıya sahip olduğumuza işaret ediyor. Bir süre önce açıkladığımız ekonomideki reform programımızın politikalarını ve takvimini dün akşam itibarıyla ilan ettik. Şimdi artık vakit, daha çok çalışma, üretme, gaza basma, hedeflerimize yürüme vaktidir. İktisadi temeli olmayan hareketlere karşı ülkesinin yanında yer alarak, güven ve istikrar mesajımıza sahip çıktıkları için milletimizin tüm fertlerine ayrıca teşekkür ediyorum. Sadece kendilerini güvende hissetmek amacı ile evlerinde döviz ve altın tutan vatandaşlarıma buradan bir çağrıda bulunuyorum. Bu vatandaşlarımdan, milli servetimiz olan evlerindeki döviz ve altını, çeşitli finans araçlarına yatırarak, ekonomiye ve üretime kazandırmalarını istiyorum. Finans kuruluşları, özellikle de katılım finans şirketleri, bu altın ve dövizler için müşterilerine, onları memnun edecek getiri sağlayabilecek alternatifler sunuyor. İş insanlarımıza da 30 Haziran’a kadar devam eden varlık barışından yararlanarak, yurt dışındaki kaynaklarını ülkemize getirebileceklerini tekrar hatırlatıyorum. Ülkemize yatırım yapan uluslararası yatırımcılara ise, Türkiye’nin gücüne ve potansiyeline güvenmeleri çağrısında bulunuyorum. Esasen, bu çağrının somut göstergeleri de vardır. Geçen yıl ülkemizde yeni açılan işyeri sayısı 103 bine yaklaşırken, kapanan sayısı 16 binin altında kaldı. İş yapma kolaylığı endeksinde 2002 yılında 175 ülke arasında 84’üncü sırada olan ülkemiz, geçtiğimiz yıl 190 ülke arasında 33’üncü sıraya yükseldi. Türkiye’de 2010-2020 arasında kurulan 75 bin 699 adet uluslararası sermayeli şirketten, toplam sermayesi 39 milyar lirayı bulan 11 binden fazlası, salgına rağmen geçtiğimiz yıl faaliyete başladı. Şimdi buradan soruyorum; hangi uluslararası yatırımcı geleceğine güvenmediği bir ülkeye gelip şirket kurar ve o ülkenin vatandaşlarıyla iş ortaklığı yapar? Aynı şekilde, ülkemizde dünyanın hemen her devletinden 200 bin uluslararası öğrenci eğitim görüyor. Soruyorum, hangi ana-baba evladını geleceğine güvenmediğini, huzurundan ve güvenliğinden emin olmadığı bir ülkeye 4-5 yıllığına eğitime gönderir? AYRINTILAR GELİYOR... (adsbygoogle = window.adsbygoogle || ).push({}); Melih Aytaç ORTARA / İçerik Editörü melih@sakinca.com (adsbygoogle = window.adsbygoogle || ).push({});
AK Parti'nin 7'nci Olağan Büyük Kongresi, 'Türkiye için güven ve istikrar' sloganı ile başladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kongredeki konuşmasında 2023 manifestosunu açıkladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının ardından, faaliyet raporu okunacak ve oylanacak. Tüzük Değişikliği Komisyonu raporunun okunması, müzakeresi ve oylanmasının ardından genel başkan seçimine geçilecek. Kongrede, tüzük değişikliği ile Merkez Karar ve Yönetim Kurulu'nun (MKYK) üye sayısı da artırılacak. MKYK üyelerinin seçiminin ardından, Merkez Disiplin Kurulu'nun  seçimi, Genel Merkez Parti içi Demokrasi ve Hakem Kurulu'nun seçimi, Siyasi Erdem ve Etik Kurulu'nun seçimi yapılacak.

 

 

 

CUMHURBAŞKANI ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin 7. Olağan Büyük kongresinde, "Uzunca bir süredir takip ettiğimiz rotamızın adı olan 2023 hedeflerimizi yeni bir başlangıç haline dönüştürerek, 21'inci yüzyılı ve ötesini kuşatacak büyük ve güçlü Türkiye'yi inşa ediyoruz" dedi.

AK Parti 7'nci Olağan Büyük Kongresi Ankara Spor Salonu'nda yapıldı. 81 ilden 16 bin partilinin katıldığı kongreye, 11 siyasi parti davet edildi. Kongre salonuna ilk gelen parti heyeti Cumhur İttifakı ortağı MHP oldu. HDP'nin çağrılmadığı AK Parti kongresine aralarında CHP,  İYİ Parti, BBP, DSP'nin de olduğu 11 siyasi partinin temsilcileri katıldı. AK Parti Tüzüğü'nün ilgili maddeleri uyarınca, kongreyi yönetmek ve divan başkanlığını yürütmek üzere divan başkanı ve üyelikleri için seçim yapıldı. AK Parti Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir, salonda kongrenin toplanması için gereken delege sayısının tespit edildiğini, yeterli çoğunluğun hazır bulunduğunu, böylelikle kongrenin açıldığını ilan etti. Kongrenin açılış konuşması AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir tarafından yapıldı. Ardından Divan Başkanı konuştu ve AK Parti'nin tanıtım filmi izlendi. Kongrede 'istikamet istikbal', 'tek kalp', 'iman varsa imkan vardır' isimli üç ayrı şarkı yer aldı. Salonda 'Güven ve istikrar' temalı sloganın yanı sıra Cumhur İttifakı’nın, 'Bir masa başı ittifak değil, gönül mutabakatı' sloganı dikkat çekti.

'75 KİŞİLİK MKYK İLE YOLA DEVAM EDECEĞİZ'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, eşi Emine Erdoğan ile birlikte salonun önünde bekleyen partilileri otobüsün üzerinden selamladı. Emine Erdoğan, Kıbrıs işi 'Lefkara nakışı' maskesiyle dikkat çekti. Maskenin Kıbrıs ziyareti sırasında KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın eşi Sibel Tatar’ın hediyesi olduğu bilgisi paylaşıldı. Burada partililere hitap eden Erdoğan, "Kurulduğumuzdan bu yana üye kayıt sayımız 13 milyon 500 bine ulaştı. Bırakın Türkiye'yi dünyada böyle bir siyasi parti yok. Önünüzde 2023 var; hazır mıyız 2023'e? Bugün yapacağımız tüzük tadilatıyla 50 kişilik değil 75 kişilik Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) ile yola devam edeceğiz. 'Yedek' diye bir ifade var 35 kişi. Onlar yedek olarak kalmayacak, onlar da aynen asıl üyeler gibi çalışacaklar. İnşallah yakın zamanda koronavirüs belasından kurtulduktan sonra Diyarbakır'a gideceğiz. Gözü yaşlı analarımızı bizzat yerinde ziyaret edeceğiz" dedi.

81 İLİ SELAMLADI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kongrede 2023 manifestosunu açıkladığı konuşmasına, 81 ilin ismini tek tek sayarak başladı. İllerden gelen partilileri, o illerin özellikleriyle selamlayan Erdoğan, İzmir’i selamladığı sırada, "İklimiyle, insanıyla, efesiyle dünyada biriciksin; İzmir, hoş geldin" dedi. İzmir'den gelen partililerin 'Bir gün olacak, onlar da bizim harmanın taneleri olacak' yazılı pankart açması Erdoğan, "Bir gün olacak; 2023" diye karşılık verdi.

DEVLET BAHÇELİ'YE TEŞEKKÜR

Selamlama konuşmasının ardından konuşmasına dua ile başlayan Erdoğan, "Her işimize olduğu gibi, insanlığa, ümmete, milletimize, ülkemize hizmet mücadelemizin yeni bir safhasının ilk adımı olarak gördüğümüz bu kongremize de Rabbimize niyazla başlıyoruz. Eksikten ve yanlıştan münezzeh olan sadece Rabbimizdir. Biz fanilerin elbette hatası ve eksiği olmuştur, olacaktır. Önemli olan istikameti doğru, kalbi ferah, yüreği sağlam, azmi güçlü tutmaktır. Gerisi Allah’ın takdiri ve milletimizin takdiridir. İşte bu anlayışla, ‘niyet hayr, akıbet hayr’ diyerek, sizlerle birlikte bir kez daha yaptıklarımızın ve yapacaklarımızın muhasebesini milletimize arz etmek istiyoruz. Bu vesileyle, MHP’ye ve Genel Başkan Sayın Devlet Bahçeli’ye, Cumhur İttifakı çatısı altında, büyük ve güçlü Türkiye yolunda bizimle birlikte yürüdükleri için şahsım ve tüm partililerim adına şükranlarımı sunuyorum. Milletimizin 15 Temmuz gecesi meydanlarda kurduğu Cumhur İttifakını, Milliyetçi Hareket Partisi ile birlikte seçimlerde ve Meclis’te devam ettirerek, mücadelemizin saflarını tahkim ettik ve genişlettik. Hangi partiden olursa olsun, Cumhur İttifakına destek olan her bir kardeşime ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Türkiye’yi önce 2023 hedeflerine, ardından da 2053 vizyonuna inşallah Cumhur İttifakı ile kavuşturacağız" dedi.

'TEK MİLLET' DİYEN BİR TÜRKİYE VAR'

Erdoğan, bugün, insanlığın yakın tarihin en önemli sağlık kriziyle boğuştuğunu, küresel siyasi ve ekonomik sistemin köklerinden sarsıldığı, yeni arayışların filiz vermeye başladığı bir dönemden geçildiğini söyledi. Erdoğan, "Ülkemizi ve milletimizi, sürekli kendi iç sıkıntılarıyla meşgul ederek, son iki asırdır bu tür köklü değişimlerin dışında tutanlar, yine aynı oyunun peşindeler. Ama bu defa başaramayacaklar. Çünkü bu defa farklı bir Türkiye var. Bu defa, kökenine, inancına, meşrebine bakmaksızın 84 milyon vatandaşıyla ‘tek millet’ diyen bir Türkiye var" diye konuştu.

'AH EDİYORUM YİNE DÖNDÜREMEYECEKTİR'

Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet vurgusu yapan Erdoğan, "Sadece elindekilere sahip çıkmakla yetinmeyen, yeni küresel siyasi ve ekonomik düzende hak ettiği yeri alma kararlığını 2023 hedefleriyle, 2053 vizyonuyla, 2071 idealiyle gösteren bir Türkiye var. Bu defa, üzerinde asırlardır sahnelenen senaryoları yırtıp atan, bilhassa da son 8 yıldır önüne kurulan tuzakları birer birer yıkıp geçen, hedeflerinden asla kopmayan bir Türkiye var. Ellerinden gelse, yağmurlu havada ülkemize bir bardak su vermeyecek’ olanların her gün karşımıza yeni dayatmalarla çıkmaları, bizi yolumuzdan döndüremedi, ah ediyorum yine döndüremeyecektir. Türkiye’yi, kendi halkı ve Yunus’un ‘bir ben vardır bende, benden içeru’ deyişinde olduğu gibi temsil ettiği tüm değerler adına, yeni küresel siyasi ve ekonomik düzenin asli unsurlarından biri yapmakta kararlıyız" ifadelerini kullandı.

'İMAN VARSA İMKAN VARDIR'

Erdoğan, insanlığı, hakkın, hakkaniyetin, adaletin, merhametin, sevginin, huzurun teminatı olacak bir küresel yönetim anlayışıyla buluşturacak medeniyet nöbetini devralmaya hazırlandıklarını söyleyerek, "Kardeşlerim unutmayın iman varsa imkan vardır, bu inançla, 21’inci yüzyılın kapılarını, hem milletimiz, hem tüm insanlık için açmak için yola çıkıyoruz. Buna hazır mıyız? Uzunca bir süredir takip ettiğimiz rotamızın adı olan 2023 hedeflerimizi yeni bir başlangıç haline dönüştürerek, 21’inci yüzyılı ve ötesini kuşatacak büyük ve güçlü Türkiye’yi inşa ediyoruz. Dünyanın, karmaşık bir endişe bataklığında çırpındığı şu dönemde, biz insanlık için sayısız imkanlar bahşeden bir hafıza denizinde yol alıyoruz. İnsanlığın ihtiyacı olduğu tüm fikirlerin ve değerlerin, bizim hafıza hazinemizde var olduğuna inanıyoruz" diye konuştu.

'AK PARTİ İKTİDARA GELDİĞİNDE DEMOKRASİMİZ YARALIYDI'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti'nin iktidara geldiğinde, her şeyiyle tel tel dökülen bir ülke olduğunu kaydederek "Demokrasimiz yaralıydı, kalkınmamız eksikti, huzurumuz kaçıktı; ama hamdolsun inancımız ve umudumuz dipdiriydi.  AK Parti, milli iradenin üstünlüğünü tam manasıyla tesis ederek Türkiye’de demokrasiyi güçlendirdi. AK Parti, 81 vilayetimizin tamamını, eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye, sanayiden spora her alanda yaptığı yatırımlarla kalkındırdı. AK Parti, polemik ve kavga siyasetinin yerine eser ve hizmet siyasetini getirerek, asırlık kayıplarımızın sebebi olan zihniyeti değiştirdi. AK Parti, kesintisiz reformlarıyla ülkemizin muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkma mücadelesini adım adım ileriye taşıdı" ifadelerini kullandı.

'BÜTÇEDE ÖNCELİĞİ EĞİTİME VERDİK'

Erdoğan, eğitime verilen önemi vurgulayarak, milli eğitim bütçesini 2002’de 7,5 milyar lira seviyesinden 2021 yılı itibarıyla 147 milyar liraya çıkardıklarını bildirdi. Erdoğan, "Önce  'eğitim' dedik ve bütçede önceliği her zaman bu alana verdik. Yükseköğrenim bütçemizi ilave ettiğimizde bu rakam 212 milyar liraya ulaşıyor. Resmi-özel dâhil tüm okullarımızın sayını 50 bin 877’den 87 bin 678’e, derslik sayımızı 343 binden 600 bine yükselttik. Yıllarca vatandaşımızın üzerinde yük olan okul kitaplarını, her seviyede ücretsiz olarak çocuklarımızın hizmetine sunuyoruz. Bugüne kadar toplam 693 bin öğretmenimizin atamasını gerçekleştirdik. Eğitimi 4+4+4 şeklinde kademelendirerek, zorunlu eğitimi 12 yıla yükselttik. Üniversite sayımızı 76’dan 207’ye, üniversite öğrencisi sayımızı 1,5 milyondan 8 milyonun üzerine çıkardık. Üniversiteye girişteki okul katkı puanlarını, katsayı farklılıklarını, üniversite harçlarını kaldırdık. Okulların harçlarını biz kaldırdık biz. Bay Kemal siz kaldırmadınız biz kaldırdık biz. Maarif Vakfımız ile 43 farklı ülkede dostlarımıza eğitim desteği veriyoruz. Yükseköğrenim yurtlarının hem kalitesini yükselttik, hem de yatak kapasitesini 282 binden 700 bin sınırına getirdik. Lisans öğrencilerine verilen kredi veya burs rakamlarını, aylık 45 liradan aldık, bu yıl itibarıyla aylık lisansta 650 liraya, yüksek lisansta bin 300 liraya, doktorada bin 950 liraya yükselttik" dedi.

'32 ŞEHİR HASTANESİ KAZANDIRDIK'

Erdoğan, ülke genelinde 32 stadyumun yapımını tamamladıklarını, 10 stadyumun inşası, 4'ünün de proje ve ihale çalışmalarının sürdüğünü bildirdi. Erdoğan, sağlık alanında hastanelerdeki yatak sayısını 164 binden 253 binin üzerine, nitelikli yatak sayısını 19 binden 162 bine çıkardıklarını belirterek, "Halkımıza daha iyi hizmet vermek için 378 binden devraldığımız sağlık çalışanı sayımızı, bugün 1 milyon 177 bine ulaştırdık. Hekim sayımız, 2002’deki 92 bin seviyesi iken, bugün 174 bini geçti. Sağlıktaki kalitenin önemli göstergelerinden olan ambulans başına düşen nüfus sayımızı 107 binlerden 14 binlere indirdik. İlkini 2017 yılında Yozgat’ta açtığımız şehir hastanelerimizin sayısını 17’ye, toplam yatak kapasitesini de 22 bin 600’e yükselttik. Halen 9 şehir hastanemizin inşası, 3’ünün ihale süreci, 3’ünün de proje çalışmaları devam ediyor. Bunlar da tamamlandığında, toplamda 43 bin 158 yatak kapasiteli 32 şehir hastanesini ülkemize kazandırmış olacağız" ifadelerini kullandık.

'HAKİM-SAVCI SAYISI 21 BİN  651'E ULAŞTI'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, adaletin en çok hassasiyet gösterdikleri alanlardan biri olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu:

"Hâkim, savcı ve diğer personel sayısını yüzde 176 oranında artırarak, yargının insan kaynağı kapasitesini güçlendirdik. İktidara geldiğimizde 9 bin 349 olan hâkim-savcı sayısı, FETÖ’cü hainlerin yol açtığı tahribata rağmen, bugün 21 bin 651’e ulaştı. İstinaf uygulamasını başlatarak 15 bölge adliye mahkemesi ve 8 bölge idare mahkemesini devreye almak suretiyle temyizdeki yığılmaların önüne geçtik. Yargının, hukuku daha etkin ve sade şekilde işletebilmesi amacıyla temel kanunların pek çoğunu baştan sona yeniledik. İnşa ettiğimiz 274 adalet hizmet binasıyla, hem yargı mensuplarımıza, hem de vatandaşlarımıza en iyi fiziki şartları sağlamanın gayreti içinde olduk. Adalet arayışının insanlığın bitmeyecek yolculuğu olduğu anlayışıyla, reform gündemimizden hiç ayrılmadık. Son olarak da, geçtiğimiz haftalarda İnsan Hakları Eylem Planımızı milletimizin takdirine sunduk. Ayrıca, milletimizi yeni ve sivil Anayasa ile buluşturmak için çalışmaya başladık."

'TERÖR ÖRGÜTLERİNİ EYLEM YAPAMAZ HALE GETİRDİK'

Erdoğan, güvenlik konusunun önceliklerin daima en başında geldiğini söyleyerek, "Askerlerimiz sınırlarımızda, emniyet teşkilatımız şehirlerimizde, jandarmamız kırsalda, sahil güvenliğimiz kıyılarımızda, istihbaratımız her yerde, milletimizin huzuru için gece gündüz görev yapıyor.  PKK başta olmak üzere tüm terör örgütlerini hezimete uğratarak, ülkemiz sınırları içinde eylem yapamaz hale getirdik. Diğer yandan, milletimizin doğrudan günlük hayatına dokunan hizmetler veren mahalli idarelerimizi, mevzuatından kaynaklarına kadar her alanda güçlendirdik. Muhtarlarımızın vatandaşlarımıza daha etkin hizmet verebilmelerini sağlayacak mekanizmaları kurarken, muhtarlarımızın özlük haklarında çok önemli iyileştirmeler yaptık" dedi.

'HAVALİMANI SAYISINI 56'YA ÇIKARDIK'

Erdoğan, ulaştırma alanında 19 yılda  932 milyar lira tutarında yatırım yaptıklarını kaydederek, "Karayolu tünel sayımızı 83’den 438'e, karayolu tünel uzunluğumuzu 50 kilometreden 595 kilometreye, köprü ve viyadük uzunluğumuzu 311 kilometreden 701 kilometreye çıkardık. Osman Gazi Köprüsü, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Nissibi Köprüsü, Avrasya Tüneli, Marmaray, Ilgaz 15 Temmuz İstiklal Tüneli, Erkenek, Cankurtaran, Sabuncubeli, Ovit Tünelleri gurur abidesi projelerimiz arasındadır. Havayollarında, 26'dan devraldığımız havalimanı sayımızı 30 ilaveyle 56'ya çıkardık. İstanbul Havalimanının yıllık 90 milyon yolcu kapasiteli ilk etabını hizmete sunduk. Yurt dışı uçuş noktamızı 60'dan 329'a, uçulan ülke sayısını 50'den 126'ya yükselttik. Salgın sebebiyle durgunluğa girmiş olsa da, Türkiye geleceğin en büyük hava yolu ulaşım altyapısına sahip ülkesi olarak dünyada ilk sıralarda yer alacaktır" diye konuştu. 

'TARIMDA DIŞA BAĞIMLILIK SÖZ KONUSU DEĞİL'

Erdoğan, tarımda 2002 yılında 37 milyar lirayı bulmayan Tarımsal Gayri Safi Yurtiçi Hasılanın geçtiğimiz yıl 333 milyar lirayı geride bıraktığını belirterek, "Tarım ve gıda ürünleri ihracatımız 20 milyar lirayı geçti. Çiftçilerimize bugüne kadar ödediğimiz tarımsal desteklerin toplamı 160 milyar liraya yaklaştı. Sadece bu yıl yapacağımız tarımsal destekleme ödemeleri tutarı 24 milyar liradır. Türkiye’nin, iklim şartları sebebiyle üretimi sınırlı olan birkaç ürün dışında, tarımda dışa bağımlılığı kesinlikle söz konusu değildir. Barajlarımızın sayısını 276’dan 600 ilaveyle 876’ya, içme suyu tesislerimizin sayısını 84’ten 262 ilaveyle 346’ya, sulama tesislerimizin sayısını bin 764’ten bin 457 ilaveyle 3 bin 221'e ulaştırdık" dedi. 

'PİYASALARDAKİ DALGALANMALAR TÜRKİYE YARININI YANSITMIYOR'

Erdoğan, makroekonomide satın alma gücünün paritesine göre milli gelirde Türkiye’yi dünyada 17’nci sıradan 13’üncü sıraya yükselttiklerini belirterek, "Dünyayı kasıp kavuran salgına rağmen geçtiğimiz yıl yüzde 1,8 büyümeyle, G-20 ülkeleri arasında ikinci sırada yer aldık. Göreve geldiğimizde vergi gelirlerinin yüzde 86’sını bulan faiz ödemelerini, geçtiğimiz yıl yüzde 16’ya gerilettik. Borç stokunun milli gelire oranını yüzde 42,6 seviyesinde tutmayı başardık. İhracatımızı 36 milyar dolardan aldık 170 milyar dolar bandına kadar çıkardık. Her ay yeni ihracat rekorları kırarak, bu yolda yürümeyi sürdürüyoruz. Son bir kaç gündür piyasalarda yaşanan dalgalanmalar, Türkiye ekonomisinin temellerini, gerçek dinamiklerini, taşıdığı potansiyeli ve yarınını kesinlikle yansıtmıyor" dedi.

'DÖVİZ VE ALTINI ÜRETİME KAZANDIRMALARINI İSTİYORUM'

Erdoğan, vaktin daha çok çalışma, üretme, gaza basma, hedeflerine yürüme vakti olduğunu vurgulayarak "İktisadi temeli olmayan hareketlere karşı ülkesinin yanında yer alarak, güven ve istikrar mesajımıza sahip çıktıkları için milletimizin tüm fertlerine ayrıca teşekkür ediyorum.

Sadece kendilerini güvende hissetmek amacı ile evlerinde döviz ve altın tutan vatandaşlarıma buradan bir çağrıda bulunuyorum; Bu vatandaşlarımdan, milli servetimiz olan evlerindeki döviz ve altını, çeşitli finans araçlarına yatırarak, ekonomiye ve üretime kazandırmalarını istiyorum. Finans kuruluşları, özellikle de katılım finans şirketleri, bu altın ve dövizler için müşterilerine, onları memnun edecek getiri sağlayabilecek alternatifler sunuyor. İş insanlarımıza da, 30 Haziran’a kadar devam eden varlık barışından yararlanarak, yurt dışındaki kaynaklarını ülkemize getirebileceklerini tekrar hatırlatıyorum. Ülkemize yatırım yapan uluslararası yatırımcılara ise, Türkiye’nin gücüne ve potansiyeline güvenmeleri çağrısında bulunuyorum" diye konuştu.



'11 BİN ULUSLARARASI ŞİRKET GEÇEN YIL FAALİYETE BAŞLADI'

Erdoğan, bu çağrının somut göstergeleri olduğunu da işaret ederek, "Geçen yıl ülkemizde yeni açılan iş yeri sayısı 103 bine yaklaşırken, kapanan sayısı 16 binin altında kaldı. Türkiye'de 2010-2020 arasında kurulan 75 bin 699 adet uluslararası sermayeli şirketten, toplam sermayesi 39 milyar lirayı bulan 11 binden fazlası, salgına rağmen geçtiğimiz yıl faaliyete başladı. Şimdi buradan soruyorum; hangi uluslararası yatırımcı geleceğine güvenmediği bir ülkeye gelip şirket kurar ve o ülkenin vatandaşlarıyla iş ortaklığı yapar? Aynı şekilde, ülkemizde dünyanın hemen her devletinden 200 bin uluslararası öğrenci eğitim görüyor. Soruyorum, hangi ana-baba evladını geleceğine güvenmediğini, huzurundan ve güvenliğinden emin olmadığı bir ülkeye 4-5 yıllığına eğitime gönderir?" dedi. 

'HER TÜRLÜ ŞOKA DAYANIKLI OLDUĞUMUZU DEFALARCA İSPATLADIK'

Erdoğan, Türkiye ekonomisini içeriden kötüleyenlere bakılmaması gerektiğini bildirerek "Siz içeride birilerinin 'battık, bittik, yıkıldık, öldük' diye terane tutturduğuna, kendi ülkelerini kötüleme yarışına girdiklerine bakmayın. Bunlar kendi ülkelerinin ve milletlerinin felaketinden iktidar devşirme hevesinde olan, gözlerini kin ve nefret bürümüş, kifayetsiz muhterislerdir. Türkiye gücünü, ekonomisinin sağlam altyapısından, üretiminden, yetişmiş insan kaynağından, girişimcilerinden, ihracatçılarından; velhasıl reel ekonomisinden alan bir ülkedir. Dinamik iktisadi yapımızla, mali disiplinimizle, serbest piyasaya ekonomisine bağlılığımızla, her türlü şoka dayanıklı olduğumuzu defalarca ispatladık. Önümüzdeki dönem Türk ekonomisini yatırım, üretim, istihdam ve ihracat temelinde büyüterek, çok daha iyi yerlere geleceğiz" diye konuştu.

ERDOĞAN'IN AÇIKLAMALARI...

Erdoğan, "Türkiye için güven ve istikrar" sloganıyla düzenlenen AKP'nin 7'nci Olağan Kongresi'nde konuşuyor.

Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle: 

Hangi inançtan, hangi kökenden, hangi mezhepten olursa olsun, bu ülkenin 84 milyonun insanının hepsini selamlıyorum.

Biz bugüne kadar hangi mücadeleyi yürütmüşsek, hangi başarıları kazanmışsak, hepsini işte bu iman, işte bu inanç, işte bu azim sayesinde gerçekleştirdik.

CUMHUR İTTİFAKI'NA DESTEK OLANLARA TEŞEKKÜR

Milletimizin 15 Temmuz gecesi meydanlarda kurduğu Cumhur İttifakını, Milliyetçi Hareket Partisi ile birlikte seçimlerde ve Meclis'te devam ettirerek, mücadelemizin saflarını tahkim ettik ve genişlettik. Hangi partiden olursa olsun, Cumhur İttifakına destek olan her bir kardeşime ayrı ayrı teşekkür ediyorum.

"HEDEFLERE CUMHUR İTTİFAKI İLE ULAŞTIRACAĞIZ"

Türkiye’yi önce 2023 hedeflerine, ardından da 2053 vizyonuna Cumhur İttifakı'yla kavuşturacağız. Bugün 7. olağan büyük kongremizi Türkiye için güven ve istikrar azmi ile topluyoruz.
Siyasetin sadece geçmişle değil, bugünle sınırlı kalmaması; yarını, geleceği, umudu kucaklaması gerektiğine inanan bir mefkureye sahibiz. Bizim inancımızda yarından ümidini kesmek küfre eşdeğer görülmüştür. Bugünün hakkını vermeden geleceği inşa edemeyiz. Türkiye'nin bugün bulunduğu yer şanlı tarihiyle geleceği için belirlediği hedefleri arasındaki ince çizgidir.

 Asırlarca 3 kıta 7 iklimi idare etmiş devletini, 7 düvelin leş kargaları gibi başına üşüşmesiyle kaybeden milletimizin, İstiklal Marşı'mızda ruh ve vücut bulan zaferinin hikmetini arayanlar, önce buraya bakmalıdır.

"FARKLI BİR TÜRKİYE VAR"

Ülkemizi ve milletimizi, sürekli kendi iç sıkıntılarıyla meşgul ederek son iki asırdır köklü değişimlerin dışında tutanlar, yine aynı oyunun peşinde. Ama bu defa başaramayacaklar. Çünkü bu defa farklı bir Türkiye var.

"GÜÇLÜ BİR TÜRKİYE'Yİ İNŞA EDİYORUZ"

İnsanlığı hakkın, hakkaniyetin, adaletin teminatı bir küresel yönetim anlayışıyla buluşturacak medeniyet nöbetini devralmaya hazırlanıyoruz. Uzunca bir süredir takip ettiğimiz rotamızın adı olan 2023 hedeflerimizi yeni bir başlangıç haline dönüştürerek, 21'inci yüzyılı ve ötesini kuşatacak büyük ve güçlü Türkiye'yi inşa ediyoruz. Teknolojinin insansız dünyaya doğru evrilmeye çalışıldığı tarihi yol ayrımında, insanın fıtri güzellikleri üzerinden yeni bir dünya düzeni kurulmasına öncülük etmenin sorumluluğuna talibiz.

"MİLLİ EĞİTİM BÜTÇESİNİ 147 MİLYAR LİRAYA ÇIKARDIK"

Önce eğitim dedik ve bütçede önceliği her zaman bu alana verdik. Milli Eğitim bütçesini 2002'de 7,5 milyar lira seviyesinden aldık, 2021 yılı itibarıyla 147 milyar liraya çıkardık. Üniversite sayımızı 76'dan 207'ye üniversite öğrencisi sayımızı 1.5 milyondan 8 milyonun üzerine çıkardık.

 Hastanelerdeki yatak sayımızı 184 binden 253 binin üzerine çıkardık. Nitelikli yatak sayımızı da 16 binden 162 bine çıkardık. Hekim sayımız 2002'de 9 2binken. Bugün 174 bini geçti. Ambulans başına düşen nüfus sayımızı 107 binlerden 14 binlere indirdik.

ASGARİ ÜCRET AÇIKLAMASI

Son 18 yılda ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza toplamda 411 milyar lirayı aşan tutarda yardım yaptık. Net asgari ücret 2002 yılında 184 lirayken bu yılbaşı itibarıyla 2 bin 825 lira oldu. Adalet en çok hassasiyet gösterdiğimiz alanlardan biridir. Hakim, savcı ve diğer personel sayısını yüzde 176 oranında artırdık.

"TERÖR ÖRGÜTLERİNİ EYLEM YAPAMAZ HALE GETİRDİK"

PKK başta olmak üzere tüm terör örgütlerini hezimete uğratarak ülkemiz sınırları içinde eylem yapamaz hale getirdik.

DOLAR ÇAĞRISI 

Makroekonimide; satın alma gücü paritesine göre milli gelirde Türkiye’yi dünyada 17’nci sıradan 13’üncü sıraya yükselttik. Dünyayı kasıp kavuran salgına rağmen geçtiğimiz yıl yüzde 1,8 büyümeyle, G-20 ülkeleri arasında ikinci sırada yer aldık. Göreve geldiğimizde vergi gelirlerinin yüzde 86’sını bulan faiz ödemelerini, geçtiğimiz yıl yüzde 16’ya gerilettik. Avrupa ülkelerinde yüzde 97’ler, gelişmiş ülkelerde yüzde 130’lar civarında olan borç stokunun milli gelire oranını yüzde 42,6 seviyesinde tutmayı başardık. İhracatımızı 36 milyar dolardan aldık 170 milyar dolar bandına kadar çıkardık. Her ay yeni ihracat rekorları kırarak, bu yolda yürümeyi sürdürüyoruz. Son birkaç gündür piyasalarda yaşanan dalgalanmalar, Türkiye ekonomisinin temellerini, gerçek dinamiklerini, taşıdığı potansiyeli ve yarınını kesinlikle yansıtmıyor. Türk sanayisi, salgın dönemindeki performansıyla direncini ve gücünü bir kez daha ortaya koymuştur. Kamu maliyesi ve finans sektöründeki göstergeler, gelişmiş ve gelişmekte olan pek çok ülkeye göre daha sağlam bir yapıya sahip olduğumuza işaret ediyor. Bir süre önce açıkladığımız ekonomideki reform programımızın politikalarını ve takvimini dün akşam itibarıyla ilan ettik. Şimdi artık vakit, daha çok çalışma, üretme, gaza basma, hedeflerimize yürüme vaktidir. İktisadi temeli olmayan hareketlere karşı ülkesinin yanında yer alarak, güven ve istikrar mesajımıza sahip çıktıkları için milletimizin tüm fertlerine ayrıca teşekkür ediyorum. Sadece kendilerini güvende hissetmek amacı ile evlerinde döviz ve altın tutan vatandaşlarıma buradan bir çağrıda bulunuyorum. Bu vatandaşlarımdan, milli servetimiz olan evlerindeki döviz ve altını, çeşitli finans araçlarına yatırarak, ekonomiye ve üretime kazandırmalarını istiyorum. Finans kuruluşları, özellikle de katılım finans şirketleri, bu altın ve dövizler için müşterilerine, onları memnun edecek getiri sağlayabilecek alternatifler sunuyor.

İş insanlarımıza da 30 Haziran’a kadar devam eden varlık barışından yararlanarak, yurt dışındaki kaynaklarını ülkemize getirebileceklerini tekrar hatırlatıyorum. Ülkemize yatırım yapan uluslararası yatırımcılara ise, Türkiye’nin gücüne ve potansiyeline güvenmeleri çağrısında bulunuyorum.

Esasen, bu çağrının somut göstergeleri de vardır. Geçen yıl ülkemizde yeni açılan işyeri sayısı 103 bine yaklaşırken, kapanan sayısı 16 binin altında kaldı. İş yapma kolaylığı endeksinde 2002 yılında 175 ülke arasında 84’üncü sırada olan ülkemiz, geçtiğimiz yıl 190 ülke arasında 33’üncü sıraya yükseldi. Türkiye’de 2010-2020 arasında kurulan 75 bin 699 adet uluslararası sermayeli şirketten, toplam sermayesi 39 milyar lirayı bulan 11 binden fazlası, salgına rağmen geçtiğimiz yıl faaliyete başladı.

Şimdi buradan soruyorum; hangi uluslararası yatırımcı geleceğine güvenmediği bir ülkeye gelip şirket kurar ve o ülkenin vatandaşlarıyla iş ortaklığı yapar? Aynı şekilde, ülkemizde dünyanın hemen her devletinden 200 bin uluslararası öğrenci eğitim görüyor. Soruyorum, hangi ana-baba evladını geleceğine güvenmediğini, huzurundan ve güvenliğinden emin olmadığı bir ülkeye 4-5 yıllığına eğitime gönderir?

AYRINTILAR GELİYOR...

Melih Aytaç ORTARA / İçerik Editörü
melih@sakinca.com


Habere ifade bırak !
Haberle İlişkili Video
Video Galeride Aç
Video albümüne giderek videoya yorum yazabilir yada videoyu sosyal medyada paylaşabilirsiniz.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sakinca.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.