Erdoğan, Kılıçdaroğlu'na saldırı görüntülerini izletti: Millete hesap verecek

Erdoğan, "Türkiye'yi Suriye'den dışlamak isteyenlerin kullandığı ne kadar argüman varsa güya soru haline getirip önümüze koyuyorlar. Hiç şüphesiz burada önemli olan CHP'nin terör örgütünün oyuncağı HDP'ye teslim olması, HDP'ye biat etmesi, boyun eğmesi. Yazık. Hem demokrasimiz, hem milli güvenliğimiz için ne kadar üzüntü verici, hazin tablo. Allah CHP'ye gönül veren vatandaşlarımızın sabrını artırsın" dedi. Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nu hedef alan ifadelerinden sonra izlettiği videoda ise CHP Genel Başkanı'nın saldırıya uğradığı görüntülere verildi. Yayımlanan videoda Kılıçdaroğlu'nun Çubuk'taki asker cenazesinde Osman Sarıgün tarafından uğradığı saldırının anları verildi. Videoda, "11 yıllık mağlubiyetlerden hiçbir ders çıkarmayan" ifadesinin yer aldığı bölümde saldırı anı verildi. Videonun sonunda yine Kılıçdaroğlu hedef alınarak, "Millete hesap verecektir" denildi. Bu ifadelerin kullanıldığı bölümlerde Kılıçdaroğlu'nun saldırıya uğradığı anlara ait görüntüler yer aldı. Erdoğan, “2022 bütçesi büyük emek ve zahmet gerektiren bir çalışma” diyen Erdoğan, bütçede en büyük payı eğitimin aldığını, sağlığa ayrılan payda da ‘ciddi bir artış’ yaptıklarını söyledi. Erdoğan, ekonomi konusunda da mesajlar vererek, “Üretimde kapasiteyi sonuna kadar kullanıyoruz. İhracatımız rekor üstüne rekor kırıyor. Amacımız küresel krizi ülkemiz için fırsata düşürmektir” dedi. Yeşil iklim fonundan gelecek maddi destekle ilgili de bilgi veren Erdoğan, “Ülkemize, yeşil iklim fonundan, 3 milyar 157 milyon dolar kaynak sağlanmasıyla ilgili mutabakat zaptının imzalandığının müjdesini paylaşmak istiyorum. Bu kaynağın 12,5 milyon dolar ile 66,5 milyon dolarlık kısmı hibe olarak kullanılacaktır” ifadelerini kullandı. Erdoğan'ın açıklamasından satır başları şöyle: Bütçeden en büyük payı her zaman olduğu gibi yine eğitim almaktadır.  Sosyal harcamaları bütçenin yüzde 6'sı seviyesine yükselttik. İhracatımız rekor üstüne rekor kırıyor. İstihdamda salgın öncesinin de üstünde bir yere geldik. Yatırımcılarımız üretimi arttırmak için makine ve hammadde peşinde koşuyor.  Kuraklık tehdidi ile karşı karşıyayız. Ekim sonuna gelmiş olmamıza rağmen tarım için ihtiyaç olan yağmur yağmadı.  Üreticilerimizden ricam; tek karış boş arazi bırakmadan tarlalarını ve seralarını ekmeleri, ahırlarını dolu tutmalarıdır.  Türkiye'ye husumet besleyenler, terör örgütleri ile küresel şer çeteleri ile birlikte çalışmaktan çekinmeyecek kadar gözü dönen eşi benzeri görülmemiş bir ekiple karşı karşıyayız. Sürekli olarak 'ülke çöktü', 'devlet battı', 'devlet bitti' edebiyatı yapmaktadır. Kalbinin pusulası kendi ülkesini değil de başka yerleri gösterenler ile bu ülkenin asil evlatları arasındaki mücadele hiç bitmedi, bitmeyecek. Düşmanı fiziki olarak bu topraklardan attık, geride bıraktığı zihniyet kirinden hala kurtulamadık.  TEZKEREYE "HAYIR" OYU VERENLERE TEPKİ Dün Meclis'te bir tezkere oylandı. Esasen bu tezkere ülkemize yönelik terör tehditlerine karşı uzun yıllardır devam eden rutin bir uygulamadır. Son 71 yılda 76 ayrı tezkere görüşülüp kabul edilmiştir. Tehdit PKK/YPG yanında DEAŞ gibi terör tehditlerinden de kaynaklanmaktadır. HDP yöneticileri, CHP'ye çağrı yaptı. Siyasi ittifakın devamı CHP'nin tezkereye destek olmaması şartına bağlanıyordu, CHP açıkça tehdit ediliyordu. Onurlu bir liderin çıkıp 'Siz kim oluyorsunuz da bizi tehdit ediyorsunuz' deyip HDP'lilere ağızlarının payını vermesi beklenir. Ama karşımızda böyle bir CHP mevcut değildir. CHP oylamaya saatler kala tezkereye hayır diyeceklerini ilan etti.  Biz kimin kılıcını çaldığınızı biliyoruz da siz kendinizi bu kadar belli etmeyin. CHP'nin terör örgütünün oyuncağı HDP'ye boyun eğmesidir. Yazıktır. Ne kadar hazin bir tablo.  CHP Genel Başkanı'nın askerliği çocuk oyuncağı sanan cehaletini milletin takdirine bırakıyorum. Bizim TSK'nın başkomutanı olduğumuz doğrudur. Asıl sorulması gereken soru Kılıçdaroğlu'nun nasıl olup da HDP'nin emir eri haline geldiğidir. CHP - HDP ortaklığı bu tezkere oylaması ile resmiyet kazanmıştır.  BÜYÜKELÇİLER YORUMU Geçtiğimiz günlerde bir grup büyükelçinin halen yürüyen bir davaya dair yaptığı hadsiz açıklamaya karşı sergilediğimiz onurlu duruş Kılıçdaroğlu'nu rahatsız etmiş. Kaset kumpasıyla genel başkan olan, partisindeki taciz, tecavüz, hırsızlık olaylarına sırtını dönen bir yüzsüzlük abidesinin böyle haysiyetli duruşu anlamasını zaten beklemiyoruz. Büyükelçilerin ülkemize ve yargı kurumlarımıza yönelik ağır hakaret olarak gördüğümüz açıklamasıyla kimin nerede durduğunu takip ettik. Ülkemize, yargımıza bühtan edilen ilk açıklamayı sevinçle karşılayıp özür açıklaması karşısında hayal kırıklığına kapılanların bu topraklarla gönül bağı, kök bağı yoktur. "ADAMA BAK, OSMANLI'YA HAKARET EDİYOR" Bu ülkenin her memuru, bireyi devletinin koruması ve güvencesi altındadır. Kılıçdaroğlu'nun hezeyanları kendisini rezil etmenin ötesinde bir anlama sahip değildir. Bu zavallının tababet ilminin görev alanına girdiğini daha önce söylemiştim. Lafı daha fazla uzatmaya gerek yok. Adama bak ya, Osmanlı'ya hakaret ediyor. Sen kimsin ya? Sen Osmanlı'ya nasıl hakaret edersin ya... 600 yıl dünyaya nam salmış Osmanlı'ya nasıl hakaret edersin. Bu ne saygısızlıktır. Buna bizim kitabımızda cibilliyet itibari ile bozuk derler. Böyle bir ecdada hakaret edeceksin. Bunu yedirmeyiz, buna fırsat vermeyiz. Ben inanıyorum ki 2023 Bay Kemal'in yeni bir ders aldığı yıl olacaktır.