bahis siteleri casino siteleri

deneme bonusu veren siteler

deneme bonusu veren siteler bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler meritking kingroyal deneme bonusu veren siteler casinorulet.com casino siteleri deneme bonusu veren siteler siyahbet giriş siyahbet giriş

Fakir Yılmaz
Köşe Yazarı
Fakir Yılmaz
 

KANDİLE GİTMEDEN KANDİLİ GETİRMEK!.

Yaşanan ekonomik bunalımın gün geçtikçe daha çok can sıktığı ve bir o kadar da ağır hissedildiği şu günlerde, bu sıkıntılara dikkat çekmek için herkese olduğu gibi kendisine gelen yüksek rakamlı elektrik faturasını, zamlar geri alınana kadar ödemiyeceğini belirten Kılıçlaroğlu’nun bu desteklediğim, ferdi çıkışı  adeta şimşek misali patlatması gündemi yaman şoke etti.. Ve bu şovun hemen ardından yalnız yaşadığı evine kendisine gelen elektrik, doğalgaz, su faturalarının ne kadar olduğu merak edilen, hükümetten önce muhalefete tepki koyan ve başta CHP olmak üzere muhalefetin 'hükümetin yedek lastiği. koltuk değneği' diye suçlanan Bahçeli’den bir açıklama geliyor. Bahçeli, "Kalmasını istemem ama ödemeyip elektiriği kesilerek, karanlıkta kalırsa da 81 ilin il başkanına söylüyorum kendisine kandil göndersinler..” demesi ile ayrı bir tartışma başladı. Bahçeli’nin her zamanki gibi hükümeti savunan bu avukatlığı üzerine yeniden hatırladığımız kandiller sizleri eski günlere, Erdoğan'ın mumlu yıllar dediği yıllara götürürken benide başka yerlere götürdü.. Çünkü, Kandil tarışmaları ile bu yaşım boyunca yani elli yıldan fazladır gidilecek denen ama bir türlü gidilemeyen Kandil Dağını hatırlayıp, bu dağı googelden araştırdım. Karşıma çıkan ilk bilgilerin "Kandil bombalandı! Terör yuvası yerle bir edildi!Kandile yeni bir operasyon! Kandilde panik!” başlıklı Aa, İha logolu bir çok haberi okurken merağımın , araştırmamın nedeni bunlar değil, Kandil Dağı’nı özelliğini, adının nereden geldiği ve neden bir türlü gidilemediğini öğrenmekti.  Ancak sadece adının Kürtçe’den geldiğini Irak ile İran arasında yüksek bir dağ olduğunu, Irak tarafında olduğu gibi İran tarafında da Kürtlerin çoğunlukta yaşadığı, ormanlarla süslü yüksek rakımlı bir dağ olduğunu öğrendim. Bahçeli'nin gündeme getirdiği devletin, bu güne kadar gelmiş, geçmiş hükümetlerin bir türlü gidemediği, son olarak da yerelde olduğu gibi ulusalda da Kürtlerin desteğiyle iktidar hayali kuran Kılıçlaroğlu’nun da "İktidar olursak yerle yeksan edeceğiz” dediği bu bölgenin Birleşmiş Milletler tarafından gidilemeyeceğinin de açıklandığını Demirel iktidarları döneminde söylediğini de öğreniyordum. Demirel ve diğerlerinin, artı bu günkilerin bir türlü gidemediği ama "Gidiyoruz, gittik, bombaladık geldik” başlıklı, bol açıklamaların Aa ile İha gibi yarıdan çok resmi olan ajanslara haber olmasından öteye, gidilemeyen Kandil’in bu ülkenin ekonomisinde de, büyük rol oynadığını  anladım.  Çünkü "gittik, girdik, vurduk, bitirdik" denen ama bir türlü gidilemeyen yani analarımızın gaz hissinden camını ömür boyu silip, yaktıklarını ve bize ışık veren kandillerle aynı adı taşıyan Kandil Dağı dolarlarla alınan, yapılan onca bombanın atılmasına rağmen bir türlü gidilip, yakılamadığı gibi hazinenin en büyük yükü olduğu da anlaşılıyordu.  Tam da kandil simitlerinin dağıldığı ayların içinde olduğumuz şu günlerde MHP il başkanlarından birer tane kandil gönderilmesinin istendiği Kılıçlaroğlu ve onu hedef gösterenlerin kandil konusunda bir türlü öteye geçemediğini de görüyordum. Ve mubarek üç ayların içinde olmamız vesilesiyle dağıtılan kandil simidini yiyerek devlet ve iktidarlarınca bir türlü gidilemeyen ama 50 yıldır gündemden düşmeyen Kandil dağını araştırmakdan yorulup, oralara gitmekten  ne olur, ne olmaz' diyerek bende vazgeçiyordum..
Ekleme Tarihi: 12 Şubat 2022 - Cumartesi

KANDİLE GİTMEDEN KANDİLİ GETİRMEK!.

Yaşanan ekonomik bunalımın gün geçtikçe daha çok can sıktığı ve bir o kadar da ağır hissedildiği şu günlerde, bu sıkıntılara dikkat çekmek için herkese olduğu gibi kendisine gelen yüksek rakamlı elektrik faturasını, zamlar geri alınana kadar ödemiyeceğini belirten Kılıçlaroğlu’nun bu desteklediğim, ferdi çıkışı  adeta şimşek misali patlatması gündemi yaman şoke etti..
Ve bu şovun hemen ardından yalnız yaşadığı evine kendisine gelen elektrik, doğalgaz, su faturalarının ne kadar olduğu merak edilen, hükümetten önce muhalefete tepki koyan ve başta CHP olmak üzere muhalefetin 'hükümetin yedek lastiği. koltuk değneği' diye suçlanan Bahçeli’den bir açıklama geliyor. Bahçeli, "Kalmasını istemem ama ödemeyip elektiriği kesilerek, karanlıkta kalırsa da 81 ilin il başkanına söylüyorum kendisine kandil göndersinler..” demesi ile ayrı bir tartışma başladı.
Bahçeli’nin her zamanki gibi hükümeti savunan bu avukatlığı üzerine yeniden hatırladığımız kandiller sizleri eski günlere, Erdoğan'ın mumlu yıllar dediği yıllara götürürken benide başka yerlere götürdü..
Çünkü, Kandil tarışmaları ile bu yaşım boyunca yani elli yıldan fazladır gidilecek denen ama bir türlü gidilemeyen Kandil Dağını hatırlayıp, bu dağı googelden araştırdım.
Karşıma çıkan ilk bilgilerin "Kandil bombalandı! Terör yuvası yerle bir edildi!Kandile yeni bir operasyon! Kandilde panik!” başlıklı Aa, İha logolu bir çok haberi okurken merağımın , araştırmamın nedeni bunlar değil, Kandil Dağı’nı özelliğini, adının nereden geldiği ve neden bir türlü gidilemediğini öğrenmekti. 
Ancak sadece adının Kürtçe’den geldiğini Irak ile İran arasında yüksek bir dağ olduğunu, Irak tarafında olduğu gibi İran tarafında da Kürtlerin çoğunlukta yaşadığı, ormanlarla süslü yüksek rakımlı bir dağ olduğunu öğrendim.
Bahçeli'nin gündeme getirdiği devletin, bu güne kadar gelmiş, geçmiş hükümetlerin bir türlü gidemediği, son olarak da yerelde olduğu gibi ulusalda da Kürtlerin desteğiyle iktidar hayali kuran Kılıçlaroğlu’nun da "İktidar olursak yerle yeksan edeceğiz” dediği bu bölgenin Birleşmiş Milletler tarafından gidilemeyeceğinin de açıklandığını Demirel iktidarları döneminde söylediğini de öğreniyordum.
Demirel ve diğerlerinin, artı bu günkilerin bir türlü gidemediği ama "Gidiyoruz, gittik, bombaladık geldik” başlıklı, bol açıklamaların Aa ile İha gibi yarıdan çok resmi olan ajanslara haber olmasından öteye, gidilemeyen Kandil’in bu ülkenin ekonomisinde de, büyük rol oynadığını  anladım. 
Çünkü "gittik, girdik, vurduk, bitirdik" denen ama bir türlü gidilemeyen yani analarımızın gaz hissinden camını ömür boyu silip, yaktıklarını ve bize ışık veren kandillerle aynı adı taşıyan Kandil Dağı dolarlarla alınan, yapılan onca bombanın atılmasına rağmen bir türlü gidilip, yakılamadığı gibi hazinenin en büyük yükü olduğu da anlaşılıyordu. 
Tam da kandil simitlerinin dağıldığı ayların içinde olduğumuz şu günlerde MHP il başkanlarından birer tane kandil gönderilmesinin istendiği Kılıçlaroğlu ve onu hedef gösterenlerin kandil konusunda bir türlü öteye geçemediğini de görüyordum.
Ve mubarek üç ayların içinde olmamız vesilesiyle dağıtılan kandil simidini yiyerek devlet ve iktidarlarınca bir türlü gidilemeyen ama 50 yıldır gündemden düşmeyen Kandil dağını araştırmakdan yorulup, oralara gitmekten  ne olur, ne olmaz' diyerek bende vazgeçiyordum..

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sakinca.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.